Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye'de ilk kez meslek ortaokullarının açılacağını duyurdu. Eğitimciler, bu adımın gençlere mesleki farkındalık kazandırıp sanayideki eleman açığını kapatacağını vurguladı.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, ilk kez meslek ortaokulu açılmasıyla ilgili kararı açıkladı.
Türkiye’de meslek ortaokullarının açılmasının önemine dikkat çeken eğitimciler, kararla ilgili Haber7'ye önemli açıklamalarda bulundu.
Meslek ortaokullarının açılmasıyla gençlerin erken yaşta mesleki farkındalık kazanmasına ve sanayideki ara eleman açığının giderilmesine katkı sağlayacağını vurguladı. Meslek liselerinin ülkenin can damarı olduğu belirten eğitimciler, eğitim sisteminin daha işlevsel hale getirilmesi gerektiği ifade edildi.
Prof. Dr. A. Halim Ulaş, çocukların meslek seçiminde erken yaşta farkındalık kazanmalarının önemini vurguladı. Ulaş, “Dünyada genel kabul gören görüşe göre; 6-12 yaş aralığında çocuklar, farklı meslekler hakkında bilgi edinerek ilgi alanlarını keşfetmeye başlarlar ve oyunlar, hikayeler gibi etkinliklerle mesleki farkındalıkları artırılabilir. ” dedi.
Ulaş, gençlerin 13-18 yaş arasında meslek alanlarında beceri geliştirmeye başladığını belirterek, “Stajlar, gönüllülük çalışmaları ve atölyeler bu dönemde büyük önem taşır. 18 yaş ve sonrasında ise mesleki uzmanlaşma süreci başlar” ifadelerini kullandı.
Ulaş, mesleki gelişim envanterlerinin önemine de dikkat çekti ve bu envanterlerin çocukların ilgi alanlarını belirlemekte büyük rol oynadığını belirtti. Ulaş, “Ağaç yaşken eğilir; yetenekleri en erken yaşta keşfedip ona uygun bir gelişim sağlamak hem kişisel hem de kariyer gelişimi açısından son derece önemlidir.” dedi.
Gençlerin yetenek testleriyle ilgi alanlarının keşfedilmesi gerektiğini söyleyen Ulaş, "17-18 yaşlarına gelmiş, önünde tek tercih, akıbeti meçhul bir üniversite serencamı sonrasında işsizliğe mahkum edilecek ülke gençliği, bir milli güvenlik sorunudur. Olabilecek en kısa zamanda, erken yaş ilgi ve yetenek testleriyle, mesleki ortaokullarla bu felaket gidişatına dur demeli ve balıkları ağaca tırmandırma ihanetinden vaz geçilmelidir." diye konuştu.
"Türkiye’nin eğitim sisteminde devrim niteliğinde bir adım olarak, meslek ortaokullarının açılması umut vericidir" diyen Prof. Dr. Koray Köksal, aldığı meslek eğitiminin kendisine ömrü boyunca destek olduğunu kaydetti. Köksal, “1998 yılında meslek lisesinden mezun olmuş birisi olarak, aldığım mesleki eğitimin akademik hayatımda rehberlik ettiğini söylemeden geçemem. Meslek liselerinde kazandığım beceriler, akademik başarımın temelini oluşturdu ve karşılaştığım her yeni bilimsel soruna çözüm getirmede bana yardımcı oldu.” dedi.
Köksal, meslek liselerinin çocuklar için sadece bir tercih değil, geleceğe dair sağlam bir temel olduğunu vurgulayarak, “Meslek ortaokulları ile çocuklarımızın erken yaşta bu temeli atabilmesi mümkün hale geliyor. Bu, geleceğe hazırlanmanın ötesinde, çocuklara gerçek dünyanın dinamiklerini öğretmek için müthiş bir fırsat. Zira, eğitim sistemimizde uzun yıllar çocuklarımızı hayali ve soyut bir dünyaya hazırlamaya çalıştık. Ancak, onları gerçek dünyaya hazırlamak, hayatın içine dahil etmek, elleriyle üretmeyi, çalışmayı ve emeğinin karşılığını görmeyi öğretmek çok daha kıymetlidir.” ifadelerini kullandı.
Eğitim sisteminde çocukların gerçek dünya ile erken yaşta tanışmasının önemine değinen Köksal, “Kur'an-ı Kerim'deki 'İnsana ancak çalıştığının karşılığı vardır' ayeti, bu çabanın kutsallığını en güzel şekilde ifade ediyor. Eğitim, yalnızca teorik bilgiden ibaret değildir; insanın çabası, alın teri, azmi ve sabrı, gerçek başarıyı getirir. Meslek ortaokulları da bu anlamda, çocuklarımıza yalnızca bir meslek değil, aynı zamanda vatanımıza ve milletimize hizmet etme bilincini kazandıracaktır.” diye konuştu.
Doç. Dr. Ahmet Kavlak, mesleksiz lise mezunlarının işsizliğe mahkum edildiğini belirterek, meslek ortaokullarının açılmasının bu soruna çözüm olabileceğini söyledi. Kavlak, “Ağacın yaşken eğildiğini bilerek, ortaokul döneminde meslek ortaokulu açmak düşüncesi, son zamanlarda alınmış en önemli kararlardan biridir.” dedi.
Kavlak, bu adımın sanayideki ara eleman sıkıntısını çözmek için başlangıç olacağını ifade ederek, "MEB'i bu kararından dolayı tebrik eder anadolu liseleri denilen, yaşadığımız evrende ne işe yaradığı henüz tespit edilememiş liselerin de meslek liselerine çevrilmesi için ilk adım olur." ifadesinde bulundu.
Eğitimci Yazar Adnan Kalkan, meslek okullarının Türkiye’nin geleceği için vazgeçilmez olduğunu vurguladı.
Ara eleman eksikliğine dikkat çeken Kalkan, “Bütün dünyada meslek okulları en gözde okullar olmuştur. Türkiye'de de 28 şubat'a kadar meslek okulları gerçekten önemli okullar arasında olup o dönemde nice teknik eleman, usta yetiştirmiştir. Bütün krizlere rağmen kimse usta ve teknik eleman yokluğundan bahsetmiyordu. Geldiğimiz noktada bir mobilyacı bir su, elektrik ustası, bir kaynakçı bulmak gerçekten çok zor bir hal almıştır. Bu meslekler maddi olarak da bütün devlet memurlarından daha fazla gelire sahip olmuştur. Kalite düşmesine rağmen ihtiyaç ciddi manada artmış ve bazı meslekler yok olmaya yüz tutmuştur. ” dedi.
28 Şubat'ta meslek liselerinin itibarına da darbe vurulduğunu belirten Kalkan, meslek ortaokullarının açılması ile bu durumun düzeltileceğini söyledi. Kalkan, şu ifadelerde bulundu:
"Bugün artık meslek ortaokullarının açılıp temelden çırak yetiştirerek meslek liselerine nitelik kazandırıp üretimi arttırmaktan başka çaremizin kalmadığını görüyoruz. Pedagojik olarak zorunlu eğitim ilkokul çağına indirilerek, ilkokulda temel ahlak ve karakter, okuma yazma öğretilip, ortaokulda meslek ortaokullarını açıp çırak yetiştirmek, lisede kalfa yetiştirmek ve liseyi bitiren usta olarak çalışma hayatına dahil olmasını sağlamak gerekiyor. Gerek Lonca sistemi gerek Ahilik sistemi bu şekilde işliyordu. Selçuklu'da Ahilik sistemi, Osmanlı'da Lonca sistemi çökünce devlet çöktü. Ayrıca imam hatip ortaokulları açılınca İmam Hatip liselerine kalite kazandırıldığını gördük. Meslek ortaokulları da meslek lisesine kalite kazandıracaktır."
Ahilik sisteminin çöküşüyle Osmanlı Devleti'nin zayıfladığını kaydeden Kalkan, “Bugün artık meslek ortaokullarının açılıp temelden çırak yetiştirerek meslek liselerine nitelik kazandırıp üretimi arttırmaktan başka çaremizin kalmadığını görüyoruz. Pedagojik olarak zorunlu eğitim ilkokul çağına indirilerek, ilkokulda temel ahlak ve karakter, okuma yazma öğretilip, ortaokulda meslek ortaokullarını açıp çırak yetiştirmek, lisede kalfa yetiştirmek ve liseyi bitiren usta olarak çalışma hayatına dahil olmasını sağlamak gerekiyor. Gerek Lonca sistemi gerek Ahilik sistemi bu şekilde işliyordu. Selçuklu'da Ahilik sistemi, Osmanlı'da Lonca sistemi çökünce devlet çöktü. Ayrıca imam hatip ortaokulları açılınca İmam Hatip liselerine kalite kazandırıldığını gördük. Meslek ortaokulları da meslek lisesine kalite kazandıracaktır. Meslek liseleri bu ülke için can damarıdır. Covid döneminde fen liseleri dahi çalışmazken ve bir maskeyi yüksek ücretlere satılmasına rağmen bulamazken, marketlerde kolonya dezenfektan yokken, meslek liseleri öğrencileri çalışmaya başlayınca çok ucuza dezenfektan, kolonya ve maske almaya başladık. Bu da meslek liselerinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu." dedi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in meslek ortaokulları açma kararının çok doğru bir karar olduğunu vurgulayan Kalkan, "Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in açıkladığı meslek ortaokullarının açılması konusunu sonuna kadar destekliyoruz. Hatta hiçbir fonksiyonu olmayan anadolu liselerinin meslek ortaokulu olarak açılmasını ve bu binaların tamamen meslek ortaokulu ve meslek liselerine çevrilmesini talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
________
Geçtiğimiz günlerde Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 2024-2025 eğitim öğretim yılı mesleki çalışma döneminin başlaması vesilesiyle yaptığı konuşmada, mesleki ve teknik eğitimde önemli atılımların süreceğini vurgulamıştı. Bakan Tekin, "Bilhassa 28 Şubat sürecinde yaşadığımız sıkıntılar sebebiyle bitme noktasına gelen mesleki ve teknik eğitimde son yıllarda başlatılan atılımları devam ettirecek şekilde çalışmalar yaptık. 10 Ağustos'ta Sayın Cumhurbaşkanımızın imzasıyla Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi'ni yayımladık. Dolayısıyla bu yıl yeni eğitim öğretim yılında ikinci önemli başlıklarımızdan biri de bu." diyerek mesleki eğitimin milli bir sorumluluk olduğunu ifade etmişti.
"Çocuklarımızın içindeki potansiyeli ortaya çıkarmak ve özel yeteneklerini, becerilerini tespit etmek için erken bir dönemde farkındalık oluşturmak üzere stratejiler belirledik. Bir diğer stratejimiz de toplumumuzun doğal bir kalite güvencesi sistemi olarak kabul ettiği ahilik kültürü ile modern eğitimi birleştirerek öğrencilerin karakter gelişimine katkıda bulunmak üzere 'genç girişimci ahiler' adıyla bir ahilik hareketi başlatmak olacak." diyen Bakan Tekin, "herkesin bir mesleği olmalı" anlayışı esas alınarak, sektörel iş birliğiyle mesleki eğitime erişim ve kalitenin artırılması hedeflendiğini kaydetmişti.
Kaynak: 09.09.2024 Haber7.com
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.