Cumhurbaskani Erdogan, AK Parti 7. Olagan Büyük Kongresi'nde Istanbul sözlesmesi tartisamalarina deginerek, aile yapisina dikkat çekti.
Cumhurbaskani Erdogan, AK Parti 7. Olagan Büyük Kongresi'nde Istanbul sözlesmesi tartisamalarina deginerek, aile yapisina dikkat çekti. ?Gündemimizde, kadinlarimizin haklarini korumayi vicdanlarda degil, kâgitlarda arayanlara söyleyeceklerimiz var. Gündemimize, ülkemize karsi sergilenen çifte standartlari hak ve özgürlük dayatmasi diye göstermeye çalisanlarin zavalliliklari var.? diyen Erdogan sözlerine söyle devam etti;
LOKOMOTIF AILE?
Üzerinde önemle durmak istedigim ikinci husus, önümüzdeki dönemde politikalarimizin lokomotifi olacak aile, egitim ve kültür basligidir. Insani insan yapan, fitrat itibariyle her ikisi de daima gelismeye açik olan kalbi ve aklidir. Kalbimizi aile, aklimizi egitim, her ikisi birlikte kültürümüzü sekillendirir. Umran dedigimiz tarihi gerçeklik, medeniyet dedigimiz büyük tasavvur ise iste bu iklimden beslenerek ortaya çikar ve gelisir. Cumhurbaskani Erdogan tek tek açikladi: Hepsi gündemimizde!
AILE MÜESSESINDEKI ÇÖKÜSE DIKKAT ÇEKTI
Aile degerleri zayiflamis veya ortadan kalkmis toplumlarin sadece medeniyetin maddi unsurlariyla varligini idame ettirmesi mümkün degildir. Nitekim, bugün Bati toplumu, sahip oldugu maddi imkanlarin ve bununla ayakta tuttugu egitim ve kültür gücünün büyüklügüne ragmen, aile müessesesinde yasanan çöküs sebebiyle, ciddi bir gelecek korkusu, hatta krizi içindedir.
HER SEYE RAGMEN AILE MÜESSESEMIZI KORUDUK
Milletimizin, asirlardir maruz kaldigi onca saldiriya ragmen ayakta kalisinin en önemli sirri ise aile yapimizin mukavemetidir. Sartlar ne olursa olsun, birlik, beraberlik, dayanisma içinde olan aile fertleri, sosyal ve ekonomik her türlü sikintinin üstesinden gelmeyi basarmistir.Sehirlesmenin artmasi, çalisma biçimlerinin degismesi, egitim seviyesinin yükselmesi, hayat sartlarinin karmasiklasmasi gibi sebeplerle, genis aileden çekirdek aileye dogru bir geçis yasadik. Buna ragmen, aile müessesimizi korumayi basardik.
HIÇ EVLENMEYEN GENÇLERIMIZIN SAYISI ARTIYOR
Televizyon ve internetin yayginlasmasiyla, insanimizi çekirdek aileden bireye dogru yönlendiren bir kültür iklimi etrafimizi kusatmaya basladi. Gözü ve gönlü kapali bir taklitçiligin kadim medeniyet birikimimizin yerini alarak, kendi degerlerimiz içinde yenilikçiligin önünü kesmesi tehlikesini en somut olarak ailede görüyoruz. Öyle ki, evlilik yaslari zaten 30’lara dayanan gençlerimiz arasinda hiç evlenmeyenlerin sayisi da artiyor. Bir veya en fazla iki çocuklu aile yapisi giderek yayginlasiyor. Ebeveynlerin her ikisinin de çalistigi ailelerde, sayet yakinda ikamet eden bir aile büyügü yoksa, çocuklar evdeki veya kresteki bakicilar tarafindan yetistiriliyor. Sadece ve sadece aile içinde kazanilabilecek degerlerin, ücreti mukabili alinan hizmetler yoluyla ikame edilemeyecegi açiktir.
HEM EGITIM HEM ÖGRETIM KISMINDA CIDDI BOSLUKLAR VAR
Okullarda ise hem egitim, hem ögretim kisminda ciddi eksikler, ciddi bosluklar oldugunu görüyoruz. Akli ve kalbi rehber edinmek yerine, sadece nefis ve zekâ üzerine kurulu bilginin çocuklarimiza aktarildigi bir egitim sistemi bizi, haktan, hakkaniyetten, irfandan, hikmetten uzaklastiriyor. Daha açik bir ifadeyle; yeni nesiller, binlerce yillik varligimizin teminati olan aile ortamindan, aileden tevarüs edilen degerlerden ve nihayet mektepte biçimlenen sahsiyetten mahrum bir sekilde yetisiyor. Bu tablo bize, yatirimlarimizi kalbe ve akla, yani aileye, egitim ve kültüre yapmamiz gerektigine isaret ediyor.
ISE BURADAN BASLAMAMIZ GEREKIYOR
Medeniyet nöbetini devralacaksak, ise önce buradan baslamamiz gerekiyor. Elbette dünyadaki teknolojik, siyasi, sosyal, kültürel gelismelere sirtimizi dönecek kadar hakikatlerden kopuk degiliz, asla da olamayiz. Bizim söyledigimiz; insani nesne degil, kalbi ve akliyla özne olarak ele alan kadim medeniyet degerlerimizi, ilhamini geçmisimizden alan yenilikçi bir anlayisla yükseltmemiz, yüceltmemiz gerektigidir.Taklit eden degil üreten, özenen degil özenilen, hevâyi degil fitrati önceleyen, vakte teslim olan degil yönünü gelecege dönen, maziden atiye köprüler kuran nesiller yetistirmek için önce aileyi saglama alacagiz. Türkiye’nin 2053 vizyonunun hamurunu, diger her seyin bunlarin arkasindan geldigi bilinciyle aile, egitim ve kültürle yoguracagiz.
ISTANBUL SÖZLESMESIYLE ALEVLENDIRMEK ISTEDIKLERI TARTISMA
Bu çerçevede, Istanbul Sözlesmesinden çekilmemizle yeniden alevlenen kadin, kadina siddet, kadina yönelik ayrimcilik gibi hususlara da deginmek istiyorum.Insanligin yarisini olusturan kadini, temsil ettigi degerler ve talepleriyle görmezden gelmek demek, bizatihi insanligi inkâr etmek demektir.Hayatimizin her döneminde bu anlayisla kadinlarimizin hak ve hakkaniyet mücadelesine destek verdik. AK Parti'yi de, Türkiye'nin en güçlü kadin kollari teskilatina sahip partisi olarak kurduk. Hükümetlerimiz döneminde, kadinlarin siyasetten is dünyasina kadar her alanda yürüttükleri hak arama mücadelesine sahip çiktik.
KADINLARIMIZA HEP POZITIF AYRIMCILIK YAPTIK
Kadinlarimiza, gerektiginde pozitif ayrimcilik yaparak, saymakla bitiremeyecegimiz kadar çok hizmet sunduk. Cinayet ve siddet gibi suçlar basta olmak üzere, kadinlarimiza yönelik her tehdidin üzerine kararlilikla gittik. Her kim, bizim, birakiniz kadinlara karsi olmayi, kadinlarin haklarinin korunmasi noktasinda en küçük bir ihmalimiz, eksigimiz oldugunu öne sürüyorsa, bilin ki yalan söylüyordur, iftira atiyordur.
BU SÖZLESMEYI BIZ YÜRÜRLÜGE KOYDUK; ANCAK IÇINDEKI BAZI IFADELER SALDIRIYA DÖNÜSTÜ
Istanbul Sözlesmesini de bu amaçla yürürlüge sokmustuk. Ancak, sözlesmede geçen kimi ifadelerin, inancimiza ve kültürümüze saldiri, varligimizin ve gelecegimizin teminati olan aile müessesini kökünden yikma araci haline dönüstürülmeye çalisildigini gördük.Elbette her ülke kendi mesrebine göre insanlari arasindaki münasebetleri düzenleyebilir.Avrupa ülkesi, Istanbul sözlesmesi'ni yerden yere vurdu
KIMSE MILLETIMIZE DAYATMA YAPAMAZ
Ama hiç kimsenin bize, insanimizi hangi cinsiyet siniflarina ayiracagimizi, bunlarin arasindaki iliskileri nasil belirleyecegimizi dayatma hakki yoktur.Inancimiza göre sapkinlik isareti olan hususlarin, Istanbul Sözlesmesinin arkasina siginilarak sürekli gündemimize getirilmesine ve baski aracina dönüstürülmesine izin veremezdik.Inancimiza, kültürümüze, mesrebimize aykiri bu tür tartismalari tamamen sona erdirmek için, sözlesmeden geri çekilme karari aldik. Bu kararimiza verilen tepkilere baktigimizda, asirlarca kadini insandan bile saymayan, bugün de dünyada kadina yönelik siddetin, cinayetin, adaletsizliklerin en çok yasandigi ülkeleri en basta görüyoruz.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.