Bakan Yusuf Tekin, Özel Eğitim Konfederasyonu tarafından düzenlenen programda yaptığı konuşmada, "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" düsturuyla toplumun tüm kesimlerine hizmet sunduklarını söyleyerek, özel eğitim gereksinimi duyan bireylere destek sağlamanın, eğitim vermenin de görevleri olduğunu belirtti.
Sosyal devlet anlayışının tezahürü olarak özel eğitim gereksinimi duyan bireylere toplumda hak ettikleri değeri verebilmek, sosyal, politik, ekonomik ve kültürel anlamda eşit koşullara sahip olmalarını sağlamak için çeşitli çalışmalar yürüttüklerini anlatan Tekin, "Eğitimin, sosyal ve kültürel hayata katılma, günlük yaşam becerilerini pratikte görme ve değerlendirme, toplumda aktif rol oynama gibi geliştirici etkisi, özel eğitim gereksinimi duyan bireylerimiz ve öğrencilerimiz için kritik önemi haizdir." diye konuştu.
Özel eğitimin dünyada olduğu gibi Türkiye'de de eğitim sisteminde gerek kapsamı gerekse işlevi ve uygulamalarıyla önemli bir konuma sahip olduğuna işaret eden Tekin, bu konuda işbirliği içinde önemli çalışmalar yaptıklarını ve bunlarla da gurur duyduklarını söyledi.
Engel türü, sosyoekonomik düzeyi, cinsiyeti ne olursa olsun her çocuğun mümkün olan her yerde öğrenme potansiyelini tam olarak besleyen eğitim sistemine ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Tekin, kendilerinin de eğitim sistemini tüm çocukların kendi potansiyelini hayata geçirebilecek şekilde inşa etmeye çaba gösterdiklerini dile getirdi.
66 milyon kişiye eğitsel değerlendirme ve tanılama hizmeti
Ailelerin desteği ve rehberlik araştırma merkezlerinin eğitsel değerlendirme ve tanılama süreciyle öğrenciler için en uygun eğitim ortamlarını ve uygulanacak eğitim programını istişarelerle tespit etmeye çalıştıklarını belirten Tekin, şunları söyledi: "Bütüncül bir yaklaşımla özel eğitim rehabilitasyon merkezlerine yönlendiriyoruz çocuklarımızı. Bu noktada özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin hazırlamış olduğumuz eğitim programları doğrultusunda destek eğitim hizmetlerini hassasiyetle uygulamasını önemsiyoruz. 2007 yılından bugüne kadar eğitsel değerlendirme ve tanılama hizmeti sunduğumuz birey sayısı yaklaşık 66 milyon."
Özel eğitim gereksinimi duyan bireylerin eğitimleri ve rehabilitasyonlarının sadece bir alandaki faaliyetlerle gerçekleşmesinin mümkün olamayacağını belirten Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu bağlamda özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri, ailelerin ihtiyaçları doğrultusunda rehberlik hizmeti sunmakta ve okullarla da ortak çalışmalar yürütmektedir. Belki burada eksik kalan konu, bu çocuklarımızın sosyal hayatta biraz daha aktif olmalarını sağlamak. Belki burada biraz eksiğiz, burayı geliştirmek gerekebilir ileriki dönemlerde. Bu itibarla bugün destek eğitimi alan 559 bin birey ve onların aileleriyle, okullarını da düşündüğümüzde özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin toplumun gerçekten çok önemli bir oranına hitap ettiğini, devletin hizmetlerinin çok önemli oranda yansıtıldığını görebiliriz."
Özel çocukların eğitimine 13 milyar liranın üstünde ödenek
Bakan Tekin, özel eğitim hizmetlerinin güncel ve bilimsel yöntemlere uygun sunulması, yaygınlığı ve kalitesinin artırılması için de uluslararası gelişmeleri takip ettiklerini, eksik kalan alanlarla ilgili düzenlemeler yaptıklarını söyledi.
2005'te çıkarılan kanun ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu bünyesinde faaliyet gösteren özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine ilişkin yetkilerin Milli Eğitim Bakanlığına devredildiğini anlatan Tekin, "Bu kapsamda 3 bin 243 kurumla 559 bin bireye toplam 55 bin personelle hizmet yürütüyoruz. Sadece bu yıl devletin eğitim öğretim süreci için ödediği rakam 13 milyar liranın üzerinde." ifadelerini kullandı.
Kurumların alan uzmanlarınca yönetilmesi, kurumlarda sosyal hizmet uzmanı görevlendirilmesi, telafi eğitimlerinin merkezlerin çalışma saatleri gibi farklı konularda yasal düzenlemeler yaptıklarını anlatan Tekin, şunları kaydetti: "Bu camiada hem ahlaki, insani, vicdani sorumluluklarıyla hem de kamusal sorumlularıyla sektöre hizmet etmek için bulunan olduğu gibi sektörü sabote etmeye çalışan ve dolayısıyla sizlerin yaptığı hizmetlerin de bir anlamda etkisini azaltan, kamuoyunda imajı olumsuz etkileyen unsurlar vardı. Biz, eylül ayı itibarıyla kurum açılışlarını durdurduk, bununla ilgili de mevzuat altyapısını sizlerle birlikte sürdüreceğiz."
Bakan Tekin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'ın yaptıkları her çalışmada önemli desteklerde bulunduklarını sözlerine ekledi.