Habertürk TV’de Sena Alkan ile Haber Hattı programına konuk olan Esenyurt
Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, “Maalesef ki yanlış yönetimler sonucunda burası
konut rantına mahkûm edilen bir kente dönüştürüldü. Esenyurt’ta yaşayan
insanlar birçok imkândan mahrum bırakıldı. Esenyurtlular emeğiyle geçinen,
ülkesini ve birbirilerini seven insanlar” dedi.
Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, Habertürk TV’de Sena
Alkan ile Haber Hattı programının konuğu oldu. Son günlerde Esenyurt’ta meydana
gelen olayların konuşulduğu programda Başkan Bozkurt, ilçedeki ana sorunun plansız,
kontrolsüz büyüme olduğunu söyledi. Geçmiş yönetimlerin Esenyurt’u kaderine
terk ettiğini ifade eden Bozkurt, “Bir gerçek var; insanlar yaşaması gerektiği
şartlarda yaşamıyorlar. Kentin ihtiyacı olan altyapı ihtiyaçları karşılanamadığı
ve kentte yaşayan insanların hayatlarını idame edeceği eğitim, sağlık, istihdam
olanaklarına ulaşamadığı için Esenyurt’un bu tarz olaylarla anılması kaçınılmaz
oluyor. Bir de tabi Esenyurt, Türkiye’nin illerinin tamamından göç alan bir ilçe.
1 milyon civarında kayıtlı, 300 bin civarında da kayıtsız vatandaş yaşıyor.
Bunun dışında 101 değişik ülkeden göç alıp büyüyen bir kent” diye konuştu.
“Konut Rantına
Mahkûm Edilmiş Bir Kent”
Bir şehri planlarken nüfus, altyapı ve tüm kamusal ihtiyaçların plana
dâhil edilmesi gerektiğine dikkati çeken Bozkurt, “Esenyurt Türkiye’nin
lojistik olarak en değerli yeri. Kuzeyinde ve güneyinde Türkiye’nin en büyük
kara yolu geçiyor. Diğer iki yakasında bu karayollarını birbirine bağlayan
bağlantı yolları var. Yani burası aslında başlangıçta bir üretim kenti olarak
planlanmıştı. Maalesef ki yanlış yönetimler sonucunda burası bir konut rantına mahkûm
edilen bir kente dönüştürüldü. İhtiyacın üzerinde ve niteliksiz konut
üretilince bu konutlarda çalışacak çok fazla insana ihtiyaç olmuş. Tabii kentimizin
başka güzel özellikleri de var; Türkiye’nin %6 GSMH’nı üreten bir sanayimiz
var. Dolayısıyla iş olanakları fazla olduğu için hızlı büyüyen ve altyapısı yetiştirilmeyen
bir kent oluşmuş” şeklinde konuştu.
“3 Yıldır
Kentin Planını Onaylatmaya Çalışıyorum”
Plansız olarak devraldığı bir kenti
baştan inşa etmeye çalıştığını söyleyen Bozkurt şöyle konuştu: “Plansız bir
kenti yönetiyorum. Ben 3 yıldır bu kentin planını onaylatmaya çalışıyorum.
Maalesef Ak Parti gurubu bir takım yerlerin konuta çevrilmesi için onay
veriyor, biz de engellemeye çalışıyoruz. Bu yüzden planımızı onaylatamıyoruz. Başka
buna benzer birçok sorun var. Bir plan disiplini olmadığında, bu plan
disiplinine uymadığımızda bu yaşanan sorunlar katlanarak artar. Bizim 200 bin
metrekare kapalı alanı olan bir belediye binamız var ve kat karşılığı ihale
edilmiş. Bu belediyenin statik, mekanik ve elektrik projesi yok. İmar affına
başvurularak imara açılmış. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Biz bu şekilde
ülkemizi, kentimizi, ilçemizi yönetemeyiz.”
“Esenyurtlulara
Haksızlık Yapılıyor”
Esenyurtluların birbirini ve ülkesini seven insanlar olduğunu belirten Bozkurt şunları ekledi: “Şehir bölge planlama esaslarına göre kişi başına 11 metrekare yeşil alan olması gerekirken, biz görevi devraldığımızda 0.7 metrekareydi. Biz bütün atıl arazileri kullanarak bunu 1.5 metrekareye çıkarmayı hedefliyoruz. Biz Esenyurt’u bir ticaret, lojistik ve üretim kenti haline getirmeyi hedefliyoruz. Oradaki konut alanlarının bir bölümünü ticaret alanlarına dönüştürmeyi hedefliyoruz. Asla konut sayısını artıracak iş ve işlemlerin içerisine girmedik, bundan sonra da girmeyeceğiz. Kentin altyapı ve üstyapı ihtiyaçlarını karşılamak için çok ciddi yatırımlar yapıyoruz. 56 tane projemiz var. Yeşil alanlar, okul alanları, kreş alanları, geriatri alanları, amfi tiyatrolar, kütüphaneler ve birçok değişik alanda Türkiye’de örnek olacak projeler yapıyoruz. Ben Esenyurtluları seviyorum. Esenyurtlulara haksızlık yapılıyor. Son derece toleransları yüksek, birbirini seven, ülkesini seven, farklı inançlara ve görüşlere sahip olunmasına rağmen kadim dostluklarla birbirlerine bağlı insanlar yaşıyor orada. Bu insanlar zaten böyle olduğu için biz kentimizde çok büyük olaylar yaşamıyoruz.”