Yenidoğan Çetesi: Sağlık Skandalı Tüm Ülkeyi Sarstı!

Yenidoğan Çetesi: Sağlık Skandalı Tüm Ülkeyi Sarstı!

İstanbul'da bebeklerin hayatını tehlikeye atan ve büyük kazanç sağlayan Yenidoğan Çetesi'nin üyeleri deşifre oldu. 47 kişinin yer aldığı iddianamede başhekimler, doktorlar ve hastane sahipleri suçlanıyor.

İstanbul’da ortaya çıkan Yenidoğan Çetesi skandalı, Türkiye’nin sağlık sistemine duyduğu güveni derinden sarstı. Yasadışı faaliyetler yürüttükleri iddia edilen çete üyeleri, yenidoğan bebekleri usulsüz sevklerle başka hastanelere göndererek ölümle sonuçlanan ihmaller gerçekleştirdi. Bebeklerin hayatlarıyla oynayan bu çete, aralarında doktor, başhekim, hemşire ve hastane sahiplerinin de bulunduğu kişilerden oluşuyor.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 47 şüpheliden 22’si tutuklu. Bu kişiler nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve ihmale bağlı adam öldürme gibi ciddi suçlarla karşı karşıya.

Başhekimler ve Hastane Sahipleri Skandalın Merkezinde

İddiaların odağında Beylikdüzü Medilife Hastanesi'nin başhekimi Ahmet Atilla Yılmaz ve diğer yöneticiler bulunuyor. Usulsüz epikriz raporları düzenleyen bu isimler, bebekleri gereksiz yere başka hastanelere sevk ederek, ağır ihmaller sonucunda ölümlerine yol açmakla suçlanıyor. Özellikle sağlık hizmeti dışındaki işlemler için düzenlenen sahte raporlar, sigorta kurumlarını dolandırma amacı taşıyordu. Birinci Hastanesi mesul müdürü Ali Aksu ise bir bebeğin ölümüne sebebiyet vererek "ihmalen adam öldürme" suçuyla yargılanıyor.

Hemşireler ve Diğer Sağlık Çalışanları Da Suçlanıyor

Skandalın bir diğer yüzü ise yenidoğan yoğun bakım hemşireleri. Bu süreçte, kritik tedavi sürecindeki bebeklerin sağlığını ihmal eden hemşireler, hastane yöneticileriyle iş birliği yaparak nitelikli dolandırıcılık suçlarına karıştı. Bahar Kanık, Cansu Akyıldırım ve Çağla Durmuş gibi isimler, SGK’ya sahte faturalar düzenleyerek usulsüzlük yaparken, bir yandan da bebeklerin doğru tedavi almalarını engellediler.

İddianamede, çete üyelerinin bebeklerin hayatlarını tehlikeye atan yanlış tedaviler uyguladıkları, hastane dışı sevkleri uygunsuz şekilde yönettikleri ve 112 Acil Servis sistemini devre dışı bırakarak yasadışı sevkler gerçekleştirdikleri belirtiliyor. Bu yasadışı eylemlerden doğan maddi kazançları, sağlık sigortası sistemini suiistimal ederek elde ettikleri ifade ediliyor.

19 Hastane ve Sağlık Şirketi Soruşturma Altında

Yenidoğan çetesinin faaliyetleri yalnızca birkaç hastaneyle sınırlı değil. İddianameye göre, İstanbul'daki bu skandal, 19 hastane ve sağlık şirketini de kapsıyor. Bu hastanelerin yenidoğan servislerindeki ihmaller ve dolandırıcılık olaylarının uzun süredir sürdüğü, bebeklerin ölümüne sebep olan ihmallerin sistematik bir boyut kazandığı belirtiliyor. Soruşturma derinleştikçe, daha fazla sağlık çalışanının da suçlamalarla karşı karşıya kalabileceği ifade ediliyor.

Yenidoğan Çetesi skandalı, hem sağlık çalışanlarının etik dışı uygulamaları hem de sistemin açıklarını kötüye kullanan dolandırıcıları gözler önüne serdi. Ailelerin bu skandala tepkisi ise oldukça sert oldu. Özellikle bebeklerini kaybeden aileler, sorumluların en ağır cezaları almasını talep ediyor.

İstanbul'daki Yenidoğan Çetesi skandalı, yasadışı sevk ve sahte rapor düzenlemeleriyle sağlık sisteminde büyük bir güven krizi yarattı. Başhekimler, hastane sahipleri ve hemşirelerin de dahil olduğu çete üyeleri, bebeklerin ölümüne yol açan ihmallerle yargılanıyor.
İstanbul’da patlak veren Yenidoğan Çetesi skandalı, sağlık çalışanlarının etik dışı uygulamalarıyla bebeklerin hayatlarını tehlikeye attı.


Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.