Son bir hafta içerisinde Türkiye ve bölge ülkeleri çok hareketli.Adeta baş döndürücü gelişmeler yaşandı, yaşanıyor...
Öncelikle Gazze'de destan yazan, siyonist İsrail' e siyasi ve askeri noktada zayiat veren,kutlu davanın öncüleri HAMAS'ın siyasi büro şefi mücahit, Muvahhid İsmail Heniyye ve ekibi İstanbul'da Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'la çok verimli,etkili ve gelecekte Filistin ve Gazze'deki gelişmelere yön verecek önemli bir görüşme yaptılar.
Bazı kesimler rahatsız olsalarda kendi vatanları için adeta Kuvayı Milliye ruhu ile hareket ettiğini belirten Cumhurbaşkanımızı ve İmanın gücü ile vatanlarını savunan HAMAS'ın mücahitlerini yürekten kutluyorum, tebrik ediyorum.
Mescidi Aksa, Kudüs ve Gazze mücadelesinde önemli gelişmeler olacağını, Siyonist İsrail yahudileri içinde kabus günlerinin başlayacağına şahit olacağımız günler artık çok yakın.
Siyonistlerin baş destekçisi olan ağa babaları katil ABD' de kurtaramayacaktır.Amerika'yı bekleyen tehlike çanları dünyanın çeşitli bölgelerinde çalmaya başladı.
Türkiye ve özellikle Dış İşleri bakanımız Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ümmetin lideri olarak gereken en etkili adımları atacaklarına hatta masada tüm seçeneklerin olabileceğini dahi düşünenler denim.Siyonist İsrail laftan sözden anlamaz onun anlayacağı dilden cevap verileceğinin zamanı geldi artık.Kisacası İsrail için yıkıcı savaş her an kapıda...
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan çok önemli gördüğümüz ve stratejik öneme sahip olan Irak ziyaretini gerçekleştirdi.Dünya barışa ve huzura susamış durumda. Huzurun ilk adımı İrak' ın huzuru ve güvenliğinden geçmektedir. Başta PKK ve uzantıları olan terör örgütlerinin yuvalandigi İrak' tan temizlenmeden ve İrak' ın güvenliği sağlanmadan asıl büyük hamleler baslamayacaktır.Irak bu konuda maalesef yetersiz kalmıştır.Adeta İran, ABD ve farklı ülkeler arasında sıkışıp kalmış bir durumda. Türkiye'nin atmış olduğu bu adımla Irak asla küresel güçlerin ve İran'ın hegomanyasında kurtarılacaktır.
Bizim Irak'la olan ticaretimiz ve yapılan anlaşmalar tarihi öneme sahiptir. Bu İrak' ın adeta kurtuluş reçetesi olacaktır. Irak bunun farkında ve bilincinde olduğu için Erdoğan'ın ziyaretinde gayet memnunlar.Onemli olan Irak yöneticilerinin baskılar karşısında pes etmemeleridir.
Özellikle Kalkınma yolu,tarihi ipek yolunun tekrar hayata geçirilmesi başlı başına dünya ticareti için çok önemli. Bu projede Türkiye, Irak,BAE,Katar ve bölge ülkeleri için çok kazançlı olacaktır.Adeta dünya için çok büyük bir kazanımdır.
Yapılan 26 antlaşmalar da çok kıymetli ve değerlidir.Detaylarına girmeyecem ama İrak' ın özgürlüğü, bağımsızlığı ve gelecekte ki tehditlere karşı önemli bir etkiye sahip olacaktır.
Ayrıca askeri ve güvenlik alanında yapılan antlaşmalar da Irak'ın güvenliğinin garantörü Türkiye olacağını göstermektedir.
Yine Cumhurbaşkanının Bağdat ve Erbil ziyaretleri esnasında İran Cumhurbaşkanı Reisi'nin savaşın eşiğine geldiği Pakistan'ı, Azerbaycan Cumhurbaşkanı ilham Aliyev'in Moskova'da Putin'le görüşmeleri ve Rus askerlerinin Karabağ' dan ayrılmaları, Ermenistan başbakanı Paşinyan'ın olumlu adımlar atması da Kafkasya'daki yeni gelişmeler için asla tesadüf olmadığını,bölgede ki hareketliliğinin önemli olduğunu belirtmekte fayda var.Yani bu gelişmeler durup dururken olan gelişmeler değil.
ABD İsrail ve Ukrayna'ya yapmış olduğu silah desteği ise ateşle oynamaya devam edeceğini göstermektedir.Bu, bölgeye barış getirmediği gibi ABD ve İsrail'in tamamen yalnizlaşmasına ve güveninin tamamen kaybetmesine neden olmuştur.
Birleşmiş Milletler güvenlik konseyinde de Filistin devletinin BM ye tam üyelik için göstermiş olduğu ikircikli yaklaşım asla unutulmayacaktır. Hiç bir güç İsrail' e barış ve huzur getirmeyecektir. Filistin ve Gazze huzurlu olmadığı sürece İsrail asla huzuru bulamayacak,işgal ettiği topraklardan çekilecek,mağlubiyeti iliklerine kadar yaşayacaktır.
Aslında İsrail hiç bir zaman devlette olamayacaktir. İki yüzlü ABD ve müttefikleri de onu yalnız bırakmaya mecbur kalacaktır. Değişen ve dönüşen dünya bu haksızlığı ve pervasızlığa tahammül etmeyecektir. Elbette kaçınılmaz olan bir gerçek var ki oda siyonist İsrail Yahudilerinin yok olacağı günlerin sayılı olmasıdır...
Rabbimiz bunların ne kadar lanetli bir kavim olduğunu,her türlü kötülüğü yapacaklarını yüzlerce ayette bize bildirmiştir.Biz inanıyor ve iman ediyoruz ki bu lanetli kavim elbette bunun hesabını ödeyecektir.Adelet yerini bulacak ve nasıl ki iki bin yıl sürüngen hayatı yaşayan Siyonist Yahudiler tekrar kıyamete kadar bunun bedelini ödeyeceklerdir.Geriye dönüşü olmayan yoldalar.
Bunları yazarken kesinlikle siyonist olmayan musevileri kast etmiyorum. Onlarda bu sapik rejimden şikayetçiler ve acı duymaktadırlar. Unutmayalım ki bizler tüm Yahudilerin düşmanı değiliz Bizim düşmanımız Siyonist rejim ve taraftarları ve işbirlikcileridir.
Bölge ve dünya büyük gelişmelere gebe. İlmek ilmek işlenmeye başlayan güzel gelişmeler olacak.Bunun baş mimarı Türkiye ve onun güçlü lideri Recep Tayyip Erdoğan'dır.Görünürde acılar yaşasak ta gelecek İslamın ve müslümanların olacaktır. Türkiye ise bunların gerçekleşmesinde lider olacaktır.
Komşumuz İran'la da bu gelişmeler ışığında oturup konuşarak her türlü işbirliği yapmamız gerekmektedir.Bu Türkiye, İran ve bölge için son derece elzem. Türkiye'nin attığı ve atacağı adımlar çok önemli.Bölge ve dünya ülkeleri bunu görmekte ve izlemektedir. ABD ve İsrail'de bunu görmektedir.
Gündüzün ortasında gözlerini kapatmaları yalnızca kendilerine karanlık olacaktır. Güneşin aydınlığını asla kapatamayacaklardir.
İnşaallah Gazze ümmetin birliğine,dirligine,uyanmasına ve asıl olan kıyama kalkmasına neden olur...
Kalın sağlıcakla.