*Birinci bölümde 5 Kasım 2024 ABD seçimlerinden ve D.Trump’ın Türkiye’yi ilgilendiren ilk dönem (2017-2021) icraatlarından kısaca bahsetmiştik. Bu bölümde de Başkan D.Trump ABD’nin Türkiye ve Dünya’yı ilgilendiren ne gibi icraatları olabileceği hakkında kısaca görüşlerimizi serdedeceğiz.
*Şayet Kamala Harris seçilseydi,önceki başkan Joe Biden’nın politikalarını devam ettirecekti, çünkü O’nun başkan yardımcısıydı.Harris başkan seçilseydi, hem Bill Clinton hem de Barack Obama zamanında dış politikada önemli roller üstlenmiş ve Türkiye’yi de iyi bilen Phil Gordon Harris’in ekibinde olacaktı. Phil Gordon şahsi ilişkilerden ziyade (Trump-Erdoğan ilişkisi)Türkiye ile kurumsal ilişkilerin sürdürülmesi taraftarıydı. Kamala Harris.’İsrail başbakanı Binyamin Netanyahu’dan rahatsızlık duyduğunu ve bunun da CB.T.Erdoğan ile anlaşabileceği bir durum olduğunu ifade etti’.Harris, Netanyahu konusunda CB.T.Erdoğan ile anlaşmaya daha yakındı.
*Donald J Trump’ın dindar bir Evangelist olduğu söylense de,W. Bill Maher ‘ Trump hayatında dört kez kilisye gitti. Üçü evlenmek için, biri de başkanlık yemini için’ diyor.
Trump inşaat ve emlakçılık işlerinde hayli başarılı olmuş, 1973 de New York’ta gökdelen inşaatları ve meşhur ‘Trump Tower’ projeleriyle tanınmıştır.
Trump gençliğinde zenci düşmanlığı ile bilinen ırkçı Ku klux Klan üyesi olmuştur.
D.Trump Müslümanlara,Zencilere,ABD ye göçe ve göçmenlere karşı mesafeli durmaktadır.ABD ile Meksika sınırına duvar ördürmüştür. İktidarında zenci G.Floyd’un polis memuru D.Chauvin tarafından boğazına basılarak öldürülmesi üzerine yapılan protesto gösterilerinde, Trump, göstericileri terörist olarak ilan etmiş ve orduyu göreve çağırmakla ve hatta ölümcül silah taşıyabilecekleri iması ile tehdit etmiştir.Daha sonra Episcopal kilisesine giderek elinde İncil ile poz verdiği hafızalardadır.
*James Jeffrey’e göre (ABD’nin eski Türkiye büyük elçisi);ABD’nin Türkiye ile ilişkilerinde daha önce sürdürülen politikaların dışına çıkılmayacaktır.JJ,D.Trump döneminde de bu ilişkinin daha iyiye gidebileceğini söyledi (J.Jeffrey’in BBC Türkçedeki konuşması).Türkiye ABD’nin stratejik ortağıdır. D.Trump da her şeyden önce ABD’nin temel güvenlik stratejisine aykırı hareket etmeyecektir. JJ göre:’D.Trump otoriter bir liderdir.Dolayısiyle otoriter liderleri sever.Bu yüzden Macaristan başbakanı Viktor Orban ve Türkiye CB. R.Tayyip Erdoğanı sever’ demektedir.
BÖLGEYE ETKİSİ NE OLABİLİR ?
*D.Trump’ın İsrail’i hararetle desteklemesi Orta Doğu’da istikrarsızlığı daha da artıracaktır.İsrail ile İran arasındaki gerilim daha da artarak bir sıcak çatışmaya evrilebilir.Suriye ile ilgili olarak D.Trump ilk dönem başkanlığı zamanında ‘ Yakın zamanda Suriye’den çekileceğiz.Biraz da başkaları ilgilensin’ demişti(2018 Ohio konuşması).Ama ne oldu ? Çekildi mi? Hayır. Aksine YPG’ye desteğini artırmıştı. Türkiye Suriye’nin Kuzeyindeki YPG’yi PKK’nın uzantısı olarak görüyor ve terör örgütü olarak tanımlıyor.Halbuki ABD, YPG ve YPG’nin temelini oluşturduğu SDG (Suriye Demokratik Güçleri) ile işbirliği yapıyor (donatıyor, eğitiyor). *1995 ten bu yana göreve gelen hiçbir ABD başkanı, ABD büyükelçiliğinin Tel Aviv’den Kudüs’e taşınmasına izin vermemişlerdi. D.Trump,İslâm dünyasından gelen tepkilere rağmen, Kudüs’ü İsrail’in resmi başkenti olarak tanıdı.Tel Aviv’deki ABD büyük elçiliğinin Kudüs’e taşınacağını açıkladı.D.Trump, Batı Şeria’da Yahudi yerleşimlerini destekleyen David M.Friedman’ı Büyük elçi olarak atadı. İsrail başbakanı Binyamin Netanyahu ‘Başkan Trump’a sonsuza dek minnettar olacağız’ demiştir. D.Trump,’İsrail’e saygısızca davranılmasına ve hor görülmesine izin veremeyiz’ demiştir.
*K.Harris, Ukrayna konusunda Rusya’ya baskının artırılması taraftarıydı.D.Trump V.Putin ile de iyi ilişkiler peşinde olabilir ve Rusya konusunda daha ılımlı davranabilir. Türkiye’nin Rusya’dan S-400 almasıyla Türk-ABD ilişkileri bozulmuştu.D.Trump’ın bu konuda daha esnek davranacağı beklenebilir.D.Trump’ın daha önceki konuşmalarından, ABD’nin NATO’ya olan desteğinin azaltılmasından yana tavır alacağı çıkarımı yapılabilir. NATO’nun Avrupa güvenliğini sağlayamayacağı yönünde bir kanaat oluşması durumunda, AB’nin kendi savunma sistemini kuracağı ve bu halde de Türkiye’yi dışlayacağı beklenebilir.
SON SÖZ
D.Trump’ın ön görülemez, dengesiz kişiliği ve ticari çıkar peşinde koşmasına bakıldığında, Demokrasi ve Türkiye’nin çıkarları yönünden pek de olumlu bir neticenin olacağı düşünülemez.
*D.Trump ile CB.sayın R.Tayyip Erdoğan’ın şahsi dostlukları vardır.Bu dostluk ilişkileri Türk-ABD ilişkilerini olumlu yönde etkiliyebilir.Ancak unutmamak gerekir ki, ABD’nin dostu, düşmanı yoktur, sadece menfeatı vardır.
*Türkiye,kendi menfeatine uygun hareket etmelidir.