• BIST 100

    9777,46%-0,53
  • DOLAR

    34,16% 0,08
  • EURO

    38,11% -0,21
  • GRAM ALTIN

    2913,97% -0,65
  • Ç. ALTIN

    4899,30% 0,64

ÖNDER GÜZELARSLAN


AKADEMİSYEN, YAZAR VE SİYASETÇİ NABİ AVCI

.


Vakıf ihya etmek, geleceğe sahip çıkmak, tarihe vefa göstermek ve tarihi geleceğe taşımaktır düsturu ile yolan çıkarak 1996 yılında kurulan Yeni Dünya Vakfı geleneksel olarak her eğitim ve öğretim döneminin başlangıcında burs verdiği öğrencilerini bir araya getirerek, birbirleriyle ve vakıf hizmetlerini yürüten büyükleri ile tanışmalarını, kaynaşmalarını sağlayıcı programlar icra etmektedir. Bu programlardan birisi de 2023-2024 eğitim öğretim döneminin başlangıcı dolayısıyla Taksim Meydan Camiinin konferans salonunda gerçekleştirildi. Programa konuşmacı olarak renkli kişiliği, naifliği ve devlet adamlığıyla ülkemize hizmetleri olan akademisyen, yazar ve bakanlık yapmış olan Prof. Dr. Nabi Avcı hocamız oldu. Programda harika bir sunum yapan Nabi hocamızı sizlerin de yakinen tanımasını sağlamak adına bu yazıyı kaleme almış bulunuyorum. 

Bakanlık yaptığı zaman zarfında ülkemiz onu tanıdı. Ancak o ülkemizin nadir yetiştirdiği önemli fikir insanlarından birisidir. Gençliğin ağabeyi Fethi Gemuhluoğlu’nun tedrisatından geçmiş olan Nabi Hoca, her ne kadar bir siyasetçi olarak tanınıp bilinse de aslında o, iyi bir yazar, mütefekkir ve akademisyendir.    Türkiye Cumhuriyeti’nin Milli Eğitim, Kültür ve Turizm Bakanlıklarını deruhte etmiş olan Nabi Avcı Hoca 08 Ekim 1953 yılında Osmanlı’nın kuruluş yıllarını ve kök saldığı dönemleri yaşadığı topraklar olan Bilecik ilinin Pazaryeri ilçesinde dünyaya gelmiştir.

İlk öğrenimine memleketi Pazaryeri’nin Demirköy ilçesinde başlayan Nabi Avcı buradan mezun olduktan sonra Eskişehir Anadolu Lisesi’ne kaydolup burayı da başarılı bir şekilde tamamlamıştır. Üniversite eğitimini Ortadoğu Teknik Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi’ni okuyarak tamamlamıştır. Daha sonra Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri alanında doktorasını tamamlamıştır. 

Nabi Avcı Hoca’yı ilkokulu okuduğu Demirköy ilkokulu müdürü Celalettin Demir şöyle anlatmaktadır: 

“Nabi Bey, öğrencilik zamanında çok kibar ve naif bir insandı, hala da öyle devam ediyor. Ben babasının bakkal dükkânına girdiğim zaman hemen ayağa kalkar, saygı gösterirdi. Aynı hareketi devam ettiriyor.”

Nabi Avcı Hoca 1974 yılında Kültür Bakanlığı bünyesinde memuriyet hayatına başlamış, 1977‘den itibaren iki yıl Kopenhag Büyükelçiliğinde çalışmıştır. 1979‘da Anadolu Üniversitesine asistan olarak girmiştir. Doktorasını da 1986’da burada yapmış akabinde doçentliğe de bu üniversite de yükselmiştir. Anadolu üniversitesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde iletişim felsefesi ve iletişim sosyolojisi alanında dersler vermiş ve 2000 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesinde profesör olmuştur. 

Nabi Avcı bir süre Milli Eğitim Bakanlığı ve Başbakanlık Müşavirliği görevlerini yürütmüş, 1995 ve 1996 yıllarında Kanal 7 Televizyonunda 360 derece isimli bir program hazırlayıp sunumunu yapmıştır. Aynı dönemde Yeni Şafak gazetesinde yazarlık ve yöneticilik yapmış, Türkiye Yazarlar Birliği genel başkan yardımcılığı görevini yürütmüştür. TRT Televizyon Dairesi başkanlığı ve Belgesel Yayınlar Repertuvar Kurulu üyeliği de yapmış olan Nabi Avcı 2003 yılında Başbakan Baş müşavirliği görevine getirilmiştir. TÜBİTAK Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu Üyeliği ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanlığı görevini üstlenmiştir. Bu görevlerini yürütürken 2011 yılında Adalet ve Kalkınma Partisi'nden milletvekili aday adaylığı için görevlerinden istifa etmiş ve AK Parti Eskişehir milletvekili adayı olarak meclise girmeyi başarmıştır. 

2011-2013 yılları arasında TBMM milli eğitim, kültür, gençlik ve spor komisyonlarında başkanlık yapmış olan Nabi Avcı, 25 Ocak 2013 yılında kabine de yapılan bir değişiklik sonucunda Milli Eğitim Bakanı olarak görevlendirilmiştir. 24 Mayıs 2016 tarihinde kurulan 65. Türkiye Hükümeti’nde Kültür ve Turizm bakanlığına getirilen Nabi Avcı burada da birçok başarılı işe imza atmıştır. 19 Temmuz 2017 tarihine kadar bakanlık görevini sürdürmüştür. 

İletişim bilimci, akademisyen, profesör, yazar, siyasetçi, milletvekili ve devlet adamı Nabi Avcı, henüz öğrenci iken Deneme ve Gelişme dergilerinin kurucuları arasında yer almış, 1979 yılında İsmet Özel, Ahmet Kot ve Bekir Şahin’le birlikte Yeryüzü Yayınevini kurmuştur.

Nabi Avcı, "ağabeyi" olarak her daim andığı ruh mimarı, söz semazeni, fikir sakası, vakıf insan, sohbet erbabı Fethi Gemuhluoğlu ile lise öğrencisiyken tanışma fırsatı bulmuştur. Hayatının dönüm noktasında tanıdığı Fethi Gemuhluoğlu, o dönemde yaşayan birçok insanın olduğu gibi Nabi Avcı’nın da hayatında önemli iz bırakan birisi olmuştur. Fethi Gemuhluoğlu’nun kurucusu olduğu ve öğrencilere maddi manevi katkı için kendini adadığı Türk Petrol Vakfı'nın bursundan yararlanan Nabi Avcı, TBMM’ye girdiği ilk günde de ona olan vefasını göstermek adına Gemuhoğlu'nun hediye ettiği kravatla gelmiştir. Fethi Gemuhluoğlu için pek çok insanı gölgesinde barındıran büyük bir çınar gibiydi tanımlaması yapan Nabi Avcı her meslekten insanlar onun yanında huzur bulurlardı. Benim de hayatımın önemli bir parçası olmuş ve onun tavsiyelerine uyduğum için bugün bu noktaya gelmiş bulunmaktayım diyerek hocasına olan saygısını ve sevgisini de vurgulamayı ihmal etmemektedir.

Akademik hayatındaki başarıları onu siyasete taşımış siyasette de bakanlık payeleri ile ülkemize güzel hizmetler vermiş olan Nabi Avcı Hoca geride unutulmamak adına birbirinden kıymetli eserler de bırakmayı ihmal etmemiştir. Yayın hayatına kazandırdığı eserleri ise; Bombacı Parmenides, Enformatik Cehalet, Görgü Kuralları, İletişim Düşüncesinin Gelişimi, Uzaktan Eğitimde Yazılı Malzeme, Düşünce ve Ailenin İletişim Kılavuzu, Dışarıda Kalanlar / Bırakılanlar, Trendeki Derviş (çeviri) ve Antik İnançlar Modern Hurafeler olarak bugün okuyucuların hizmetindedir. 
Bu eserlerin bir kısmı birlikte çalıştığı kişiler ile ortak yayınladığı eserlerdir.

Hayatı boyunca iz bırakmış ve güzel işlere imza atmış olan Prof. Dr. Nabi Avcı hocamıza hayatının bundan sonraki döneminde de naifliğinin devam ederek güzel hatıralar biriktireceği bir ömür diliyor ve yazımı hocamızın bir konuşmasında aktardığı anekdot ile bitirmek istiyorum. 

Scott Fitzgerald tarafından kaleme alınan "Muhteşem Gatsby" romanının girişinde yer alan bir cümlede "Roman kahramanı diyor ki ‘Babam bana ilk gençlik yıllarında şöyle bir nasihatta bulunmuştu. Bir gün senin değer verdiğin özelliklerle donanmamış insanlarla karşılaşırsan sakın onları kınama, çünkü onlar senin gibi ağzında altın kaşıkla doğmamışlardır.’ Bu İngilizce bir deyim, yani senin kadar şanslı bir ortama doğmamışlardır. Bu cümleyi pek çok zaman Fethi ağabey ile hatırladım hep. Bazı durumlarda demek ki ‘onun bir Fethi ağabeyi olmamış’ dediğim oldu. Dolayısıyla kendimizi çok şanslı, Mustafa ağabeyimizin deyimiyle piyango vurmuş olarak hissediyorum."

Yazarın Diğer Yazıları


27.1° / 19.7°

YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.