Prof. Dr. Kemal Solak

Tarih: 29.12.2021 20:29

ERZURUM ARTVIN ARASINDA YENI BIR TÜNEL 2606 m

Facebook Twitter Linked-in

Bu gün 29 Aralik 2021 Çarsamba. Bir açilis törenini görüntülü olarak seyrettim, törene detayiyla muttali oldum.

Buradaku yatirimlara özel alakam, sadece bir eser kazanma heyecaninin çok daha ötesinde, o bölgenin fiziki yapisiyla, jeomorfolojisiyle, yaptigim tez çalismasindan idrak ettigim yol imkânsizligiyla ilgili olarak, o yolda trafige çikma ile, harbe gitme arasinda farkin olmadigi tehlikeli bir geçmisten, güvenli bir tünelle, stressiz yola kavusmanin mutlulugu üzerinedir.

Türkiye nerden nereye geldi? Tören esnasinda, Zoomla gördügüm o güzergâha verilen hizmet sonrasi, kendimde, sanki bir Ashab i Kehf magarasindan, dünyaya yeniden gelmisim  intibai olustu;  bendeki bu heyecan sinirsiz.  Konu uzundur; yollar 'Pirim Kayalari' olarak, inisli ve çikisli keskin, dar ve ufuksuz  virajlariyla, direksiyondaki sürücüye, aynen helikopterdeymis gibi duygu yasatiyordu. Benim için oralar korku kaynagidir o zaman .  O tehlike 11 km ile bir çok trafik kazalariyla menkibeleriyle, kitaplara konudur. Tomruk yüklü havaleli yük kamyonlarini, maharetle kullanan, korkusuz Artvin soförleriyle sohbetlerim olmustur. Gidis seridinin uçurum tarafinda oldugum bir anda, kendimi biraz daha güvenli gördügüm seride alarak, karsidan gelen soförlere el isaretimle uçurum seridinden ilerlemesini isterken, karsilikli hafif gülmeye   gördügüm, tolerans ve anlayislarin  mahcubiyetini yasadigim çoktur. Dar yolda keskin dik kayalardan dolayi, direksiyonda iken, sadece yolu gören soför için,  alt mavi Tortum Gölü, üstte masmavi gökle sinirli, muallakda bir görüntü... 90° dik kayalar kenarda korkuluksuz yolun titreyen heyecanina  dikkatli ol dedirtiyordu. Evet ben bu yola ayda bir, yaz kis ve iki yil kendi arabamla, tez çalismasi için gittim- geldim. 1980 ler böyle geçti. Bu gün açilista hep.o yollara gittim- geldim. Dün neydi, bu gün ne oldu? O tehlikeli 11 km mesafe, sirat köprüsü mesabesinde bir korku yolu... Simdi, bu gün, tünel ile 2606 m mesafeyle, en az 150 m asagiya, gölün kiyisina  indirgenmis, yakit, eksoz emisyonu, heyecan- korku ikilisi ve nihayet modern bir yol güzergâhi ile, bizi bu tabloya kavusturan Erdogana binlerce medyun oldugumu, insanligim geregi, burada zevkle bildiriyorum. Allah ondan razi olsun; emek veren herkese Allah uzun ömürler versin.

Eminim ki, sahsimdaki bu lokal hatira ve tespitler gibi, diger  yörelerdeki  bir çok hizmetin gittigi kesimlerde yasayan her kadirsinas insanimizin da hakki teslimine vesile olan nice silinmez hatiralari vardir. Nankörlere  insan olun diyorum. Bu yasanmisliklardan uzak sorumsuzlukla, güya ve ucube siyasilerin, AK Parti agziyla kus tutsa...... bilmem ne..diye devam eden malum aymazliklarina bu millet sabirla cevap verecektir. Her sahada, her gün, her yerde, uyumadan hizmet edenlere bu millet duacidir. Evet nerden nerye? dedirten hizmetlere, topografya degisikliklerine hayran kalan vicdanlar, sel gibi artiyor. Bunu söylemek mecburiyetindeyim. Keske hakki hak bilenler olup da,  bunu bana söyletmeseydiler. 
PIRIM MI? PIRIN MI?
Çalisma süresince yöre halkiyla diyaloglarimizdan yansiyan darb i meseller, bu baslikdaki gibi, iki boyutludur ve en çok benimsenen PIRIM KAYALARI adidir. Rivayet yolun tehlikesinden ve agir yük kamyonlarinin kazasiz gelis gidislerinden kaynaklaniyor. Agir  vasita tomruk kamyonlari, Artvin Orman isletmesi, Murgul bakir isletmeleri merkezli Tomruk ve bakir yüklü olarak Pirim Kayalarindan emniyetle gidip geldikçe, iki isletme de soförlerine, tarife disi, ayrica bir miktar para daha, Pirim olarak, öderlermis; bu itibarla, sürücü esnaf dilinde bu kayalara Pirim Kayalari denilmis, bunu bunu hep kullanmislardir. Bununla beraber, bu günkü Tünel açilisinda, resmi isim olarak, PIRIN KAYALARI TÜNELI nin kayda geçirildigini gördüm.

Bu konuda da ayri bir efsane var, onu da  duymustum: Rivayet ediliyor ki, Dervis Yunus Erzurum'da bir müddet bulunmus ve bu gün ormani olmayan,  Palandöken- Egerli Dagindan, ormandan dergâha düz odun tasirmis. Eski adi Mahanda olan, simdiki Börekli Köyünde mukim... Bu vesileyle Yunus Emrenin etrafda da müritleri var, bumüritlerden biri de Tortumun 50 km altindaki  Selale Köyü veya Uzundere(Azort) daymis. Ama bu dervis müridin mahlasi  PIR dir. Pir, vaktinin çogunu bu kayaliklarda edindigi bir mekânda geçirirmis. Ordan kaynaklanan söylemle de buraya halk 'PIR' in Kayalari diyormus. Bu çok eski söylemden çok daha yeni olan, hep söylenen Pirim tabiri daha güncellik kazanmis olmali ki, benim de tezimde kullandigim Pirim terimi, olagelmistir.  Tortum Gölü jeolojik olarak, Neojen menselidir; güneydeki dagin heyelanla,  Tortum Çayinin önünü tutmasi sonucu olusmus, bir  set gölüdür, boyu 11 km, eni de degismekle birlikte, 600 m kadar, bir dikdörtgen seklindedir. Derinligi maksimum 85 m olmakla birlikte, ortalama 25-30 m yi buluyor. Selalenin agzinda, Hidrobios Vinçle 90 m ölçmüstüm, ancak agirligin sevl nitelikli dip çamurlarina battigi hassasiyetiyle, yeniden 4 kere daha,  iskandil ölçümü ile tekrar edilen tespitlerden 85 m  makul kabul edilmistir. En sihhatli olani dalga yollayarak sonarla dijital ölçmektir. DSI bunu yapmistir, kayitlara bakmadim. Yüksek turizm degeri ile, bu tünel daha da cazibe saglayacaktir. Tünelin kendisi bile, benim nezdimde, büyük bir saheserdir.
Yusufeli baraji, ilerde Deriner baraji ve Borçka barajlariyla, Çoruh fevkalade kontrol altina alinmistir. 2012 de bir Tübitak projesiyle görevliyken,  yapilan hummali çalismalari hayranlikla görmüstüm. O dönemde, 200 -250 m yükseklikten, hava hattiyla, alttaki vadiye, beton mikseri ve dozer gibi is makinelerinin vinçlerle  indirildigine sahit oldum. Ayni proje vesilesiyle, gittigimiz  Batum balikçilari, gürcüler, bu barajlarda kiralamayla balik yetistirmek istediklerini dile getirmemizi bizden istemislerdi. Ben de: "Karadeniz insani çaliskandir ve kendileri bunu liyakatle yapabilirler,"  demistim. Prof.Dr. Veysel Eroglu bakan olarak, yöreye büyük hizmetler verdi, bu barajlarda,  Kafes balikçiligi yapiliyor; yüzen aglarda kontrollu balikçilik, is edinmeye, ekonomiye ve saglikli beslenmeye getirisiyle çok önemlidir.
Yöreye ve ülkemize hayirli olsun.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —