Öncelikle belirtmeliyim ki, ergenlige kadar, çocuga sorumluluk verilmemisse ergenlikte sorumluluklara dair aile içi çatismalar çikabilir. Çünkü ergen kendisine verilen sorumluluklari bir baski olarak görecek ve bunu bir müdahale olarak nitelendirir.
Ergenlik, “kurallik” bir dönem degil; “anlamalik” bir dönemdir. Çocugunuz, degisiyor, gelisiyor ve kisilik sahibi oluyor ilk önce bunu bilmek gerekiyor.
O dönemde otorite kurmaya çalismak, ergen ile iplerin kopmasina ve inatlasmalara sebebiyet verir. Otoriterlik yerine, anlamak en önemli seydir ki; bunun için de, aile içinde iletisimin kuvvetli olmasi gerekir.
Elbette, disiplini yok saymiyorum evin belli basli kurallari olmali, (örnegin; eve dönüs saati), “ne yaparsa yapsin” bosvermisligini de kastetmiyorum; önce anlayip sonrasinda ortak bir karara varmadan bahsediyorum. Yasla birlikte geçmiste konan kurallarda esneme ya da degisim söz konusu olabilir.
Ergenlige kadar, çocuk ebeveynlerini bir “güç” olarak görür: “Benim babam senin babandan daha güçlü” “benim annem dünyanin en güzeli.” Gibi cümleler, çocugun ebeveynlerini kendisinden güçlü ve kendini onlara muhtaç hissettiginin bir göstergesidir.
Fakat ergenlik döneminde artik bu durum böyle degildir. Hem bedensel hem ruhsal açidan da, birey kendisini güçlü ve kendine yeten biri olarak görür.
Hatta kimi ergenler, ebeveynlerini tabiri caizse “eski kafali” olarak bile nitelendirmektedir, onlarin önerilerini görmezden gelir ve kendi bildigini okur.
Böyle bir durumda empati kurarak cevap vermek en dogrusudur. “Evet, ben de annem/babam için bu sekilde düsünüyordum, fakat sonradan böyle olmadigini gördüm.” denebilmelidir.
Ergen bir bireyin, “kendine ait alanlari” olmalidir. Odasini toparlamayi, temizlemeyi kisacasi odasina dair her konuyu ona birakin. Orasi onun “özerkligi” olsun.
Biliyorum, toparlamayinca hemen toparlayan, temizleyen anneleri. Ama bunu yapmayin. Eninde sonunda, toparlayip temizleyecektir. Aradigi seyi bulamayinca, topu size degil; kendisine atacak ve toparlamaya karar verecektir.
Kendi bütçesini kendisi yapsin. Haftalik harcayacabilecegi bir miktar belirleyin ve birakin o parayi kendisi harcasin. Giyimini, disaridayken yiyecegi yemegi, arkadasinin dogum günü için alacagi hediyeyi, hep o bütçeden karsilasin.
Çok istedigi, fakat ona sunulan bütçenin yetersiz kaldigi seyleri, parasini biriktirerek almasina tesvik edin. Böylece ona kendisine dair, sorumluluk verilmis olur ve özgüveni açisindan faydali bir uygulama olmus olur.
Bir fatura ödemesini ona birakabilirsiniz. Elektrik faturasi mesela. Söyle bir konusmayla bu yapilabilir. “Bu evde birlikte yasiyoruz. bir is bölümü yapalim. Baban su faturasini, ben dogalgazi, sen de elektirigi öde” böylelikle ev için de bir sorumlulugu almis olacaktir.
Kendi ergenlik deneyimlerinizi paylasin, aldiginiz sorumluluklari anlatin. Karsilasilan olaylar hakkinda kendinizden örnek verebilirsiniz. “ ben de market alisverisini yapiyordum.” gibi.
Böylelikle birbirinizi daha yakin hissedip, annem/babam da böyle seyler yasamis izlenimini olusturmus ve kendisini yalniz hissetmemesini saglamis olursunuz.
Ilgili oldugu, kisiligine uygun alanlari bilin ve bu alanlara yönelik sorumluluklar verin. Bu alanlarin disinda da ufak tefek sorumluluklar verebilirsiniz ki, o olanlarda da beceri kazanmasini saglayabilirsiniz.
Örnegin, otomobillere ilgi duyan bir ergene, otomobilinizi yikamada yardimci olmasini isteyebilirsiniz. Yemek yapmayi sevmeyen bir ergene, yemegi karistirmasini söyleyebilirsiniz. Kim bilir, belki ilerleyen zamanlarda, yemek yapmayi asiri derecede seven bir birey olacaktir.
Onun yerine karar vermeyin. Kendi problemlerini kendisi çözmesini saglayin. Eger ebeveynler, buna firsat vermezlerse, hem genci aptal yerine koymus olur, hem özgüven zedelenmesine yol açmis olur hem de aile içi iletisim negatif yönde etkilenmis olur.
O sebeple, sizden yardim talep etmedigi takdirde, onun kararlarini, problemlerini ona birakin.
Bazi konularda risk alabilirsiniz. Hangi konular derseniz, yapmama konusunda uyardiginiz fakat onun yasayip da görmek istedigi seyler hakkinda.
Elbette hayatini olumsuz yönde etkileyecek konulardan bahsetmiyorum; küçük risk alinabilecek konularda. Böyle bir durumda siz uyarinizi yapin ve onun kendi seçimini yapmasi ve sonuçlarini kendisinin görmesi için geri adim atin.
Sosyal gruplara katilmasina tesvik edin. (Örnegin; izcilik)
Yaptigi davranislara, aldigi sorumluluklara dair geribildirimde bulunun. Eger sorumlulugunu yerine getirmediyse, nedenlerini ögrenin. Belki bir önceligi vardi ve o önceligin degeri hakkinda konusabilirsiniz.
Son olarak, verilen sorumluluklari yerine getirmedigi sürece onu harekete geçirene dek, ona bunu hatirlatin. Isler isin içinden çikilmaz duruma geliyorsa ve sorunlar çok büyümeden bir uzman destegi almayi ihmal etmeyin.
Sevgiyle Kalin.