Es Seçiminde Toplum Etkisinin Degerlendirilmesi
Evaluation of Community Influence on Spouse Selection
Doç.Dr.Kürsat Sahin Yildirimer
St. Clements Üniversitesi Dekan Yardimcisi ve Ögretim Üyesi
Öz
Kaynaklarin es seçimi üzerindeki etkisi üzerine yapilan arastirmalara istinaden, maddi kaynaklarin miktarinin, bireyin es seçimi ipuçlarinda arasinda “lüks” ve “ihtiyaçlar” seçiminin ön plana çiktigi görülmektedir. Zaman kaynaklarinin miktari da ipucu çesitliligini etkilemekle birlikte, uzun bir süre arastirmacilar ise sadece finansal kaynaklarin etkisine dikkat çekmektedirler. Zaman kaynaklarinin rolünü görmezden gelmemek gerekse de bu genellikle göz ardi edilmektedir. Bu nedenle, bu makalemizde ve es seçmeye dair diger kriterlere, önem siralamasina bakilmaksizin, daha dikkat çekecek ögelerin alti içilerek literatür taramasiyla bir arastirma niteligi sunmak istedik. Zamanin karar verme üzerindeki etkisine iliskin ilgili arastirmalar, dersler çikarmak ve es seçimini karar verme perspektifinden incelemeyi önermektedir. Ek olarak belirtmek gerekirse, kaynaklarin es seçimi üzerindeki etkisine iliskin mevcut arastirmalar her ne kadar toplumun etkisi ile ilgili bilgi ve verileri degisik bakis açilari ile vermekte ise de daha çok sonuçlara odaklanmakta ve süreci incelemeyi ihmal etmektedir. Bu nedenle, ilgili teorilere dayanarak, bu makale, es seçimi kararlari, cinsiyet farkliliklari ve aktör-partner etkisi üzerindeki kaynak mevcudiyetinin etki mekanizmasina iliskin birkaç teorik varsayimda bulunmaktadir. Es seçimi, insan toplumunun sürekli gelisiminde önemli bir baglanti ve karmasik bir karar verme problemidir (Svenson, 1996; Candolin, 2003; Li ve digerleri, 2016d). Es seçimi, bireylerin es seçiminde sadece ipucu tercihlerini degil, ayni zamanda bireylerin es seçiminde kullandiklari yöntemleri de içermektedir (Liu ve digerleri, 2011). Es seçiminde önemli bir pazarlik kozu olarak kaynaklar, toplumun etkisi de dahil olmak üzere, karar verme sürecinde belirleyici bir rol oynamakla birçok arastirmacinin ilgisini çekmistir (Buss, 1989; Yong ve Li, 2012; Li ve digerleri, 2016a; Chen ve Yao, 2018; Tian ve digerleri, 2019).
Anahtar Kelimeler: Es Seçimi, Es Seçiminde Toplum Etkisi, Evlilikte Toplum Etkisi, Es Seçimi Sebep ve Sonuçlari
Abstract
In accordance with the research on the effect of resources on the choice of spouses, it is seen that the amount of material resources came to the forefront of “luxury” and “needs” among the individual's spouse selection tips. Although the amount of time sources also affects the diversity of clues, for a long time, researchers draw attention to the effect of financial resources only. Although we should not ignore the role of time sources, this is usually ignored. For this reason, in this article and other criteria for the selection of spouses, we wanted to provide a research quality with literature screening by drinking the elements that will attract more attention, regardless of the ranking of importance. Related research on the effect of time on decision -making proposes to learn courses and examine the spouse selection from the decision -making perspective. In addition, the existing research on the effect of resources on the choice of spouses gives the information and data about the effect of the society with different perspectives but focuses more on the results and neglects to examine the process. Therefore, based on relevant theories, this article makes several theoretical assumptions regarding the mechanism of action of the mechanism of action of the source existence on the actor-Partner effect on this article, spouse selection decisions, gender differences and actor-partner effect. The choice of spouse is an important connection in the continuous development of human society and a complex decision -making problem (Svenson, 1996; Candolin, 2003; li et al., 2016d). The choice of spouses includes not only tips preferences in the selection of individuals, but also the methods used by individuals in the selection of spouses (Liu et al., 2011). As an important bargaining trump card in the selection of spouses, resources have attracted the attention of many researchers by playing a decisive role in the decision -making process, including the influence of the society (Busss, 1989; Yong and Li, 2012; Li et al., 2016a; Chen and Yao, 2018; Tian et al., 2019).
Keywords: Spouse Selection, Society Effect in Spouse Selection, Society Effect in Marriage, Spouse Selection Reasons and Results
- Giris
Kültür ve toplum, özellikle es seçiminde bazi kriterleri belirlemektedir. Kültürün, gerçek cinsiyet orani, degerler, es degeri, estetik standartlar, es seçim amaci ve kaynak edinme yetenegi gibi birçok baska faktör de es ipuçlarina yönelik bireysel tercihleri ??etkidigi ortadadir (Buss, 1989; Chang ve digerleri, 2011; Durante). ve digerleri, 2012; Dillon ve digerleri, 2013). Modern toplumlarda es seçimi üzerine yapilan arastirmalarin çogunun, gerçek cinsellik davranisini (örnegin, belirtilen tercihler, kisisel reklamlar) yansitan veya yansitmayan verilere dayanmakta oldugunu belirtmek gerekir. Bu da özet olarak sunlari içermektedir;
- daha yüksek sosyal statüye sahip erkeklerin (kadinlarin degil) daha fazla cinsel partneri edindigi bulunmustur, bu da erkek statüsünün kadin seçiminde önemli bir kriter oldugunu düsündürür;
- kadinlarin (erkeklerin degil) partner sayisi yasla dogrusal olarak azalir, bu da disi üreme potansiyelinin erkek seçiminde önemli bir kriter oldugunu düsündürür; ve
- kadinlar (ama erkekler degil) evlilikte çözülme ve karisik cinsel iliski arasinda önemli bir iliski sergilemektedir, bu da kadin cinsel ayricaliginin erkek seçiminde önemli bir kriter oldugunu düsündürür.
Bu sonuçlar, davranissal verilerden es seçim mekanizmalarini anlamakla ilgili olarak tartisilmaktadir. Bireyler genellikle baskalarindan ögrenir ve bireysel ögrenme yoluyla dogru davranissal bilgi edinmenin maliyetleri oldugunda sosyal ögrenme mekanizmalari için seçim meydana gelebilir. Es seçimleri ve tercihleri ??açisindan, bir bireyin potansiyel eslerini bireysel deneme yanilma yoluyla oldugundan daha hizli ve verimli bir sekilde degerlendirmesine izin veriyorsa, baskalarinin yargisini kullanmak faydali olabilir. Gerçekten de, bireyler eslerini kötü seçerlerse, kaçma, sadakatsizlik veya siddet çok gerçek riskler dogurursa, potansiyel olarak çok büyük maliyetler vardir (Modern toplumlarda es seçimi, Daniel Pérusse).
Ortaklik ya da ortak karar verme ve birçok unsuru birlikte kullanma statüsü, erkege karsi basit mevcudiyet ve tutum ifadelerinin yani sira, gözlenen modelin fiziksel özellikleri de tercihin sosyal aktariminda rol oynayabilir. Önceki arastirmalar, erkeklerin ve kadinlarin çekicilik yargilarinda, ayni cinsiyetten çekici üyelerin bariz seçimlerinden etkilendiklerini göstermistir. Sigall ve Landy, olumlu özelliklerin çekici olmayan kadinlardan ziyade çekici olanlarla eslestirilmis erkeklere daha sik atfedildigini göstermek için gerçek bireyleri kullanmislardir. Böyle bir fenomen, daha karmasik bir es seçimi kopyalama biçimi önermektedir. Bu sayede de kadinlar, erkegin kendi çekiciligini yargilamak için bir erkegin elde edebilecegi bir partnerin çekiciligini degerlendirebilmektedir. Hayali bir esle sunulan görüntüleri kullanan baska bir çalisma, hem erkeklerin hem de kadinlarin çekici bir esle eslestirilmis bir yüzü, uzun süreli ancak kisa süreli olmayan bir iliski için çekici olmayan bir esle eslestirilmis bir yüze göre daha çekici bulduklarini göstermistir. Diger çalismalar da erkeklerin çekiciligini degerlendiren kadinlar için benzer bir etki göstermistir. Insanlarda uzun vadeli tercihlere özgü etkiler, sosyal bilgilerin, yalnizca fiziksel görünümden tespit edilmesi zor olabilecek kaynaklar veya zeka gibi bir hedefi uzun vadeli iyi bir ortak yapan fiziksel olmayan özellikleri çikarmak için kullanildigini göstermektedir (Little A.C., Burriss R.P., Jones B.C., Debruine L.M., Caldwell C.A. 2008. Evol. Hum. Beh. 29).
- Çiftlerin Uzun Vadeli Iliskileri
Bugüne kadar, insanlar üzerinde yapilan çalismalar, sosyal ögrenmenin belirli hedef bireylerin algilari üzerindeki etkilerine odaklanmistir. Baska bir deyisle, bu çalismalar yalnizca belirli modellerin eslestirilmis bireysel hedeflerinin çekiciligini nasil artirdigini arastirmistir. Bununla birlikte, özellikle çiftlerin uzun vadeli iliskiler içinde kalabildigi insanlar, halihazirda birlikte olan bireylere ilgi duymanin bariz dezavantajlara sahiptir. Insanlar kisa vadeli stratejiler pesinde kosmalarina ragmen, sosyal ögrenmenin insanlarda tercihler üzerindeki etkileri, kisa vadeli tercihlerden daha uzun vadeli tercihlere odaklanmis gibi görünmektedir. Bununla birlikte, esten kaçma potansiyeli, sosyal ögrenicilerin diger insanlarin seçimlerinden yararlanmalarina izin verecektir. Bireylerin seçilenlerin özelliklerini ögrenmeleri ve bu özellikleri diger bireylerde çekici bulmalari seklinde yapilan genelleme, bu soruna da çözüm getirmektedir. Genelleme, muhtemelen belirli özellikler için tercihlerin bir popülasyonda yayilmasinda da önemli bir bilesendir. Bu nedenle, genelleme tercihlerde kültürler arasi çesitlilik yaratmada önemli olacaktir (Wade M. J., Pruett-Jones S. G. 1990, ABD 87).
Bir kültür içindeki anlasma ve kültürler arasindaki farkliliklar, en azindan kismen, nüfustaki digerlerinin seçimlerini inceleyerek çekiciligi ögrenmenin sonucu durumuna getirebilir. Belirli bir bireyi tercih etmek yerine baskalarinin seçimlerinin özelliklerini kopyalamak, bir kültürde hangi bireylerin ve özelliklerin çekici oldugu konusunda anlasmanin yayilmasina yol açabilir. Farkli kültürlerde keyfi seçimler ortaya çikabileceginden, sosyal ögrenme farkli özelliklere deger veren kültürlere ve bu özelliklere sahip bireyler sonucunu ortaya çikarmaktadir. Tabii ki, keyfi seçimin kendisi uyarlanabilir degildir, ancak nötr özellikler üzerinde çalisan uyarlanabilir mekanizmalarin sonucu olabilir. Baskalarinin yargisini kullanmak, uyum açisindan önemli özelliklerin hem de diger keyfi özelliklerin kopyalanmasina izin verebilir. Sosyal ögrenme, ayni zamanda, bireyleri yerel olarak uyarlanabilir özelliklere ayarlamak için hareket ederek, evrimsel olarak ilgili özellikleri uyarlanabilir yollarla etkileyebilmektedir. Örnegin, erkek tercihlerinde çok fazla çesitlilik vardir ve bunun, eslerin seçiminde evrimsel olarak ilgili degis tokuslarla baglantili oldugu öne sürülmüstür. Eger erkeklik belirli kosullar altinda az ya da çok degerliyse, o zaman sosyal ögrenme, yerel olarak uyarlanabilir seçimleri takip etmeyi tesvik eden bir mekanizma saglayabilir. Bu sekilde, sosyal ögrenme mekanizmalari:
- evrensel olarak uyarlanabilir sonuçlari öngören özellikler için nispeten kültürel olarak degismez tercihleri ??pekistirebilir,
- uyarlanabilir degeri ekolojik kosullara bagli olan özellikler için kültürel olarak degisken tercihlere yol açabilir ve
- tesvik edebilir.
Bir popülasyonda ortaya çiktiklarinda uyum saglayici bir isleve hizmet etmeyen özellikler için tercihlerin yayilmasi, simetri gibi belirli özellikler için tercihlere yönelik olasi önyargilarin da oldugunu ve bu tercihlerin ögrenmeden bagimsiz olarak görünebilecegini, ancak ögrenmenin onlari etkileyebilecegini ortaya koymaktadir (Little A., Perrett D. 2002, 15, 28-32).
Es seçimi ilgili önceki çalismalar, belirli bireylerin tercihleri ??üzerinde kopyalama benzeri etkilere odaklanmistir. Baska bir deyisle, belirli bir bireyin, çekici bir partnerle eslestirildiginde daha çekici hale geldigi görülmüstür. Bu ayni zamanda insan olmayan hayvan literatüründe de görülmektedir; burada, baskalari tarafindan kabul edilmelerine veya reddedilmelerine bagli olarak potansiyel eslerin kabulü veya reddi basitçe tanimlanmistir. Bununla birlikte, kopyalama etkileri daha genel olabilir; disiler, diger disilerde gözlemlenen erkeklere fiziksel olarak benzeyen yeni erkekler için tercihler gösterir. Sadece belirli bireyler için degil, belirli özellikler için tercihlerin bu genellestirilmesi, sosyal aktarimin belirli anatomik özelliklerin ve tercihlerin evrimi üzerinde daha genis kapsamli sonuçlara sahip olmasina izin verdigi için önemlidir (Laland K. N. 1994, Teor. Popül. Biol. 45, 1-15).
- Es Seçimi ve Klasik Teoriler
Es seçimini çevreleyen klasik teoriler, bir bireyin genotipinin ve fenotipinin o birey için çekici olan özelliklerine dayali olarak belirli bir es seçecegini ve onlar için bu özelliklerin ve tercihlerin nesiller boyu seçildigini sart kosar (Darwin, 1859, 1871; Fisher, 1930; Zahavi, 1975; Kodric-Brown & Brown, 1984). Bir es seçiminde yer alan mekanizma(lar)dan bagimsiz olarak, bu teoriler, seçicinin bagimsiz olarak, yani türdesler veya muhtemelen heterospesifikler tarafindan saglanan daha fazla bilgi olmadan bir seçim yaptigini ima etmektedir. Net sonuç, bireylerin düsük kaliteli eslerden daha yüksek kaliteli esler olarak algiladiklari türdesleri seçme olasiliklarinin daha yüksek oldugu ve bunu yaparak dolayli ve dogrudan uygunluk yararlari elde ettikleridir (Andersson, 1994). Bu nedenle, bu klasik es seçimi teorilerinin temel gereksinimi, bir bireyin talipler arasindaki farkliliklari belirleme ve ayirt etme yeteneginin, o bireyin yüksek kaliteli karsi cins türdeslerini tanima ve daha sonra seçme yetenegine bagli olmasidir (Andersson & Simmons, 2006). .
Ses üretimi ve fenotip ve genotipi gösteren kimyasal ipuçlari gibi diger özellikler, potansiyel esleri ayirt etmek için kullanilabilir. Disi su damlaciklari (Anthus spinoletta) (Rehsteiner ve digerleri, 1998), Avrupa sigirciklari (Sturnus vulgaris) (Eens ve digerleri, 1991), kurt örümcekleri (Hygrolycosa rubrofasciata) (Kotiaho ve digerleri, 1996) ve kir circir böcekleri (Gryllus) lineaticeps) (Wagner & Reiser, 2000) degerlendirildiginde, hepsinin erkeklerin sarkilarinin/çagrilarinin süre ve karmasiklik gibi belirli yönlerine dayali olarak es seçtigi bulunmustur. Ek olarak, çayir tarla fareleri (Microtus pennsylvanicus), daha düsük titrelere sahip olanlara göre daha yüksek serbest gonadal steroid titrelerine sahip olan yetiskin, karsi cinsten türdeslerin koku isaretlerini tercih etmistir (Ferkin ve digerleri, 2017). Daha yüksek gonadal seks steroid titrelerine sahip erkek ve disi çayir tarla farelerinin basarili babalar olma olasiligi, bu tür hormonlarin daha düsük titrelerine sahip olanlardan daha fazladir (Ferkin ve digerleri, 2017). Ev fareleri (Mus musculus), benzer majör doku uyumluluk kompleksine sahip olanlara göre genetik olarak farkli bir ana doku uyusma kompleksine sahip esleri tercih eder (Eklund, 1997). Muhtemelen, bu çiftlesme tercihi, bireyin yavrulari için 'iyi genler' saglama islevi görür, çünkü ana doku uyumluluk kompleksi immünolojik kendilik/kendilik-olmayan tanimayi düzenler (Penn & Potts, 1999) ve doku uyumluluk kompleksi heterozigotlugu üreme basarisini arttirir (Thoss ve ark., 2011). Toplu olarak, bu çalismalar, karsi cinse özgü türlere yönelik tercihlerin daha iyi genlere ve fenotiplere sahip olanlari tercih ettigini ve bu tür daha yüksek kaliteli bireyler için tercihin, türdesler tarafindan gösterilen es seçimlerinden tipik olarak bagimsiz oldugunu göstermistir.
- Es seçimi için kullanilan sinyaller ve ipuçlari
Es seçimi için kullanilan sinyaller ve ipuçlari genellikle belirli bir hedefe/hedeflere yöneliktir, ancak hedef olmayan bireyler tarafindan da tespit edilebilir (Dugatkin, 1992; Danchin ve digerleri, 2004; Valone, 2007). Bu sinyaller ve ipuçlari, rakip türdeslere açik bilgiler saglayabilir. Istenmeyen (hedef olmayan) alici daha sonra bu sinyallere ve ipuçlarina yanit verebilir ve elde edilen bilgilere dayanarak göndericiye veya hedeflenen aliciya yönelik davranislarini degistirebilir (Danchin ve digerleri, 2004; Witte ve digerleri, 2015; Ferkin & Ferkin). , 2017). Bu nedenle, karsi cinsten türdesler arasindaki davranissal etkilesimler ayni zamanda bireyler için bir sosyal bilgi kaynagidir (Danchin ve digerleri, 2004; Valone, 2007). Bireyin türdesleri gözlemleyerek elde ettigi bu sosyal bilgiler, bir bireyin es seçimini etkilemek için, eger bireyin bu türdesler hakkinda kisisel bilgisi yoksa kullanilabilir (Ferkin, 2018, 2019a, b). Bu nedenle net etki, bireylerin kisisel bilgileri, sosyal bilgileri veya her ikisini de es seçimini kolaylastirmak için kullanabilmeleri ve kisisel bilgilerin tek basina sosyal bilgilerden daha dogru ve güvenilir bilgiler saglamasidir.
- Sosyal bilginin es seçimini etkilemesi
Giderek artan sayida kanit, sosyal bilginin es seçimini de etkileyerek bagimsiz olmayan es seçimiyle sonuçlanabilecegini göstermektedir (Dugatkin, 1992; Pruett-Jones, 1992; Witte ve digerleri, 2015). Bagimsiz olmayan es seçimine, özellikle es seçimi kopyalamaya iliskin ilk deneysel kanitlardan bazilari, 1990'larin baslarinda Dugatkin & Godin'in (1992) Trinidad'dan lepistesler üzerinde yaptigi çalismalarla yüzeye çikmaya basladi. Arastirmalarinda, disi lepistesler, merkezi akvaryuma bitisik karsit uçlarda benzer uzunlukta erkekler içeren iki akvaryumun bulundugu bir alanin ortasina yerlestirildi. Disi lepistes, yerlestirildigi akvaryumda özgürce yüzebildi. Her erkegin yaninda geçirdigi zaman karsilastirildi ve tercih edilen erkek, yaninda en çok zaman geçirdigi erkekti. Bir tercih belirlendikten sonra, orijinal olarak tercih edilmeyen erkegin yanina bir Pleksiglas ayiricinin arkasina bir model disi yerlestirildi; tercih edilen erkek hiçbir model almadi. Odak disi daha sonra hem baslangiçta tercih edilen hem de tercih edilmeyen erkegi gözlemleyebilir durumda olarak gözlemlendi. Gözlemden sonra model disi çikarildi ve odak disiye tekrar iki erkek arasinda seçim yapma firsati verildi. Dugatkin & Godin (1992), disi lepisteslerin, tercihlerini, yaninda daha fazla zaman geçirerek baslangiçta tercih edilmeyen erkege dogru çevirdigini buldu. Bu nedenle, tercih edilmeyen erkegin bir model disi ile iliskisi, odak disinin tercihini baslangiçta tercih edilen erkekten ve diger disinin, bu durumda daha önce tercih edilmeyen erkegin "seçimine" yönlendirmek için yeterliydi. Daha da önemlisi, disi lepistesler, bir erkek tercihlerini degistirmek için türdesler arasindaki bir iliskiyi gözlemleyerek toplanan sosyal bilgileri kullandilar. Odak disinin tercihindeki degisiklik, model kadin ile baslangiçta tercih etmedigi erkegin davranissal etkilesimini gözlemleyerek edindigi sosyal bilgilerden kaynaklanmaktadir. Böylece disiler bagimsiz bir es seçimi yapmamaktadirlar sonucu dogrudur. Bunun yerine, bagimsiz olmayan bir es seçimi yapmak için sosyal bilgileri kullanmaktadirlar (Dugatkin, 1992; Pruett-Jones, 1992; Witte ve digerleri, 2015).
- Sosyal bilgilerin türü ve sikligi
Toplum etkisi arasindan sosyal bilginin, diger canlilarla da olan iliskilerine dair arastirmalar yapilmistir. Çiftlesme sistemi, bireylerin es seçimi kararlarini etkileyebilecek olan sosyal bilgilerin türünü ve sikligini etkileyebilir. Vakirtzis (2011), çesitli türler için yapilan çalismalarin sonuçlarini derledi ve bunlari es seçimi kopyalamasinin bulunup bulunmadigina, bulunamadigina veya sonuçsuz olup olmadigina göre siniflandirdi. Vakirtzis (2011) de türün çiftlesme sistemi hakkinda bilgilere yer vermistir. Es seçimi kopyalama çalismalarinin büyük çogunlugu, rastgele çiftlesme sistemine sahip türler üzerinde yürütülmüstür; çok esli ve tek esli oldugu düsünülen türler üzerinde daha az çalisma yapilmistir. Vakirtzis (2011), incelenen rastgele türler arasinda, çogunun es seçimi kopyalamasi gösterdigini belirlemistir. Benzer sekilde, Vakirtzis (2011), iki tek esli türde es seçimi kopyalamaya iliskin çeliskili raporlar bulmustur. Belki de ayni tür içindeki erkek ve disiler, bagimsiz olmayan es seçimine katilip katilmayacaklari ve böyle bir karari etkileyen faktörlerin ayni olup olmadigi konusunda farklilik gösterebilir. Dis veya iç döllenme modunun, es seçimi kopyalama veya bagimsiz olmayan es seçiminin ortaya çikma egilimini etkilemesi de mümkündür. Bununla birlikte, veriler bu potansiyel hipotezlerden herhangi birini desteklemek için sinirlidir.
- Ebeveyn Bakiminin Rolü
Çiftlesme sisteminin bagimsiz olmayan es seçimi kararlari üzerindeki etkileriyle ilgili bir diger husus, erkek ve disilerin ebeveyn bakimini saglama derecesidir. Genel olarak, disiler genellikle daha yüksek ilk üreme yatirimlarindan dolayi daha seçici cinsiyet olarak kabul edilirler (Trivers, 1972), bu da bagimsiz olmayan es seçiminin neden disi kuslarda ve baliklarda degil de disilerde daha sik test edildigini açiklayabilir. Bu nedenle, Frommen ve ark. (2009), es seçiminde ebeveyn bakimi gösteren türlerde ve daha fazla ebeveyn bakimi saglayan cinsiyette daha yaygin olmasi gerektigini öne sürdü. Muhtemelen, es seçimi, daha fazla üreme harcamasi saglayan cinsiyette daha sik meydana gelecektir.
Bir model birey, odak bireye üç tür bilgi saglar:
- modelin bireysel fenotipi ve genotipi,
- bir modelin karsi cinsten bir türdesine yönelik davranisi ve
- karsi cinsten bir türdesin modele yönelik davranisi.
Bu bilgi parçalari, bir bireyin es seçim(ler)i için sosyal bilgilerin kullanimini etkileyebilir. Bununla birlikte, odak bireyin belirli bir sekilde yanit verip vermeyecegi, ipuçlarinin bilgi saglayip saglamadigini ve saglanan bilgilerin güvenilir olup olmadigini belirleyip belirleyemeyecegine baglidir (Wheeler ve digerleri 2011; Ferkin, 2018, 2019a, b).
Potansiyel bir rakip veya modelin fenotip ve genotipinin özellikleri, bireylerin es seçimini etkileyebilecek sosyal bilgiler saglar (Kodric-Brown, 1985; Penn & Potts, 1999; Thoss ve digerleri, 2011). Çiftlesme sistemi, bireylerin es seçimi kararlarini etkileyebilecek olan sosyal bilgilerin türünü ve sikligini etkileyebilir. Vakirtzis (2011), çesitli türler için yapilan çalismalarin sonuçlarini derledi ve bunlari es seçimi kopyalamasinin bulunup bulunmadigina, bulunamadigina veya sonuçsuz olup olmadigina göre siniflandirdi. Vakirtzis (2011) de türün çiftlesme sistemi hakkinda bilgilere yer vermistir. Vakirtzis (2011), incelenen rastgele türler arasinda, çogunun es seçimi kopyalamasi gösterdigini belirlemistir. Su anda, ilgili sistemlerin bir türün bagimsiz olmayan es seçiminde bulunup bulunmadiginin iyi bir göstergesi olup olmadigi konusunda çalismalar arasinda bir fikir birligi bulunmamaktadir. Bu endise, birçok arastirmanin bagimsiz olmayan es seçiminin yalnizca bir cinsiyette meydana gelme olasiligini incelemesi gerçegiyle vurgulanmaktadir (Forsgren ve digerleri, 1996). Belki de ayni tür içindeki erkek ve disiler, bagimsiz olmayan es seçimine katilip katilmayacaklari ve böyle bir karari etkileyen faktörlerin ayni olup olmadigi konusunda farklilik gösterebilir. Dis veya iç döllenme modunun, es seçimi kopyalama veya bagimsiz olmayan es seçiminin ortaya çikma egilimini etkilemesi de mümkündür. Bununla birlikte, veriler bu potansiyel hipotezlerden herhangi birini desteklemek için sinirlidir. Çiftlesme sisteminin bagimsiz olmayan es seçimi kararlari üzerindeki etkileriyle ilgili bir diger husus, erkek ve disilerin ebeveyn bakimini saglama derecesidir. Genel olarak, disiler genellikle daha yüksek ilk üreme yatirimlarindan dolayi daha seçici cinsiyet olarak kabul edilirler (Trivers, 1972).
Potansiyel bir rakip veya modelin fenotip ve genotipinin özellikleri, bireylerin es seçimini etkileyebilecek sosyal bilgiler saglar (Kodric-Brown, 1985; Penn & Potts, 1999; Thoss ve digerleri, 2011).Çiftlesme sistemi, bireylerin es seçimi kararlarini etkileyebilecek olan sosyal bilgilerin türünü ve sikligini etkileyebilir. Vakirtzis (2011), çesitli türler için yapilan çalismalarin sonuçlarini derledi ve bunlari es seçimi kopyalamasinin bulunup bulunmadigina, bulunamadigina veya sonuçsuz olup olmadigina göre siniflandirdi. Vakirtzis (2011) de türün çiftlesme sistemi hakkinda bilgilere yer vermistir. Es seçimi kopyalama çalismalarinin büyük çogunlugu, rastgele çiftlesme sistemine sahip türler üzerinde yürütülmüstür; çok esli ve tek esli oldugu düsünülen türler üzerinde daha az çalisma yapilmistir.
- Sosyal Etkilesimlerin Rolü
Sosyal etkilesimlerin rolü hakkinda iki hipotez mevcuttur. Ilk olarak, sosyal çevrenin kadin es tercihlerini etkiledigi hipotezini test edilmistir. Bu hipotez, odak disilerin es tercihlerinin sosyal çevrenin çesitli bilesimlerinde farklilik gösterecegini tahmin eder. Ikinci olarak, sosyal çevrenin kadin es tercihleri ??üzerindeki etkisinde genetik çesitlilik oldugu hipotezi test edilmistir. Bu hipotez, odak disilerin es tercihlerinin, tam kardes aile nedeniyle farkli olacagini tahmin etmektedir. Baska bir deyisle, bir aile etkisi olmalidir. Bu sonuç, kardes ailelerin genetik yapisinin, odak disilerin es tercihlerindeki farkliliklara katkida bulundugunu göstermektedir (Kodric-Brown, 1985; Penn & Potts, 1999; Thoss et al., 2011).
Görücü usulü evlilikler, dogal dogurganliga sahip kültürlerden özgür seçimli evliliklerle de karsilastirilmistir. Çalisma, dogal dogum kontrolüne sahip üç farkli geleneksel Homo sapiens toplulugu üzerinde gerçeklestirilmistir. Amaç, evlilik türü ile çocuk sayisi arasindaki iliskiyi kurmaktir. Yazarlarin bilgisine göre bu, insanlarda özgür seçimli çiftlesmenin üremeyle ilgili faydalarini inceleyen ilk çalismadir. Incelenen toplumlar kültürel olarak çesitlilik gösterir ve dünyanin farkli yerlerinde yasamaktadirlar. Bu arastirma sonuçlari, genelde ayni özellikleri göstererek, toplumun es seçimindeki etkisinin es adaylarini ve devamindaki birlikteliklerini kötü yönlerde ilerletmistir (Görücü Usulü es seçimi, insanlarda üreme basarisini etkilemez; Piotr Sorokowski, Agata Groyecka, Maciej Karwowski, Upma Manral, Amit Kumar, Agnieszka Niemczyk, Michalina Marczak, Michal Misiak, Agnieszka Marczak, Thomas Huanca & Bogusaw, Bogdan Wojcisze ve Bogusaw, Bogdan WoJciske ve Boguska, Bogdan WoJciske, Esther Conde).
- Toplum Etkisine Sosyal Bakis
Toplumun, kendi korumak ve sürdürmek gibi birçok temel çikarini gerçeklestirmek görevinde olugunu belirtmek gerekir. Buna istinaden, isbirligi yapan insanlardan olusan, göreli bir sürekliligi olan, genellikle belli bir cografi yeri, ortak kültürü ve tarihi paylasan topluluk kavrami dogrudur. Bu özellikleri ile gelisigüzel bir sekilde bir araya gelmis ya da geçici insan yiginlarindan ayrilmasiyla toplum, ayri bir özellik ve tanimlama kazanir (Ozankaya, 1986: 3).
Özellikle son yillarda yapilan ulusal ve uluslararasi çalismalara göre, es seçimi konusuna arastirma ve bilimsel çalismalarin arttigi görülmektedir. Cinsiyete göre es seçiminde tercih ve öncelikler ise son dönemlerde farklilasmaktadir (Buss ve Barnes, 1986). Erkeklerin, soylarinin devami için dogurganlik oranina olan ilgileri ile diger tercihleri karsilastirmak yerinde olacaktir. Bu da es seçiminde fiziksel özelliklerin ve saglik durumunun çok önemli oldugu sonucunu ortaya koyar (Buss vd., 2001; Schopenhauer, 2018). Kadinlarin seçimindeki kriterlerin farkli oldugu görülmektedir. Bunlarin, erkelerin daha çekici romantik ve sosyo-ekonomik durumunun iyi olmasi ve sosyal statü konularini içerdigi görülmektedir (Yildirim, 2007: 17; Güllü, 2018: 44). Es seçimi ile birlikte, bir aile ve birliktelik kurulur. Bireyin rizasi çerçevesinde gerçeklesen ve resmi sözlesmeye dayanan bir süreç olmasiyla bu durum, evlilik ile birlikte ailenin toplumsal bir takim rol ve görevleri üstlendigi anlamina gelmektedir (Güllü, 2018: 43). Aile ise, toplumun en küçük yapi tasidir. Bu birliktelik ve sözlesme, birçok farkli yaklasim ve kuram çerçevesinde degerlendirilmektedir. Buradan birçok kuram elde edilebilir:
- yapisal-islevsel aile kurami (Persosns, 1975),
- sembolik etkilesim (Herbert Mead, 1934 ve Herbert Blumer, 1969),
- sosyal çatisma (Marx, 1850),
- aile sistemleri,
- feminist, gelisimsel yaklasim,
- biyo-sosyal ve aile ekoloji kuramlari,
bu kuramlardan bazilaridir (Hammond, 2010: 55; Yener, 2018:870).
Son yillarda aile ile ilgili birçok çalisma mevcuttur. Bu çalismalarin bilime ve literatüre oldukça önemli katkilar sagladigi ortadadir (Jary ve Jary, 1991; Içli, 1997; Öz, 2008; Gökler, 2008; Gökçearslan Çiftçi, 2014; Gökçe, 2017; Yener, 2018).
Toplumsal degismenin sagligi açisindan, maddi ve manevi kültür ögelerinin birlikte, yani birbirine paralel olarak degismesi gerekir. Maddi kültür degisimleri (icatlar, buluslar), manevi kültür degisimlerine göre (gelenek, görenek, felsefe, hukuk v.s.) özellikle sanayi toplumlarinda daha hizli olmustur (Dogan, 1998: 287). Yani, toplumsal degisim sürecinin maddi ve manevi kazançlari ve negatif etkilerinin, insanoglunun ilkel toplum düzeyinde kalmasinin kaçinilmaz etkileriyle alakali oldugunu söylemek mümkündür (Güvenç, 1999: 103).
- Toplumsal Sürecinin Esas Dinamigi
Kadin Sanayi devriminin, toplumsal degisme sürecine yol açtigi ve kadinin sosyal yapi içindeki durumunda önemli gelismelere sebep oldugu tespit edilmistir (Dallos, 1990: 385). Yani, kadinlarin sosyal statülerinin yaninda yasami algilayislarinin etkilendigine istinaden, kadinlarin artik ikinci planda olmadiklari sonucunu buradan elde edebiliriz. Erkekler tarafindan kontrol altinda tutulmak kavraminin yerini artik tek yanli iliski biçimini sorgulama davranisina biraktiklari hususu önemlidir (Ergil, 1994: 222). Yirminci yüzyilin ortalarina kadar her ne kadar durum fakli olsa da genis ailede iliskiler güçlü bir biçimde dikey özellikler göstermistir. Otorite çizgisinin açik bir biçimde yukaridan asagiya dogru olmasini bu durumda tesadüfe baglamamak gereklidir. Bu arada aile yapisindaki kurallardan birisinin de kimin kiminle evlenecegi konusunda oldugunu hatirlamak gereklidir. Bu karar, aile büyükleri tarafindan kesin ve tartismasiz bir sekilde alinmistir (Rothrauff, 2005: 63). Buna ragmen, sanayi devrimi sonrasi modern toplum yasaminda ise durum degisme göstermistir. Feodal toplum yapisindaki durumun aksine, insanlar artik komsu kiziyla ya da ogluyla, hatta çogunlukla dinlerini ve ortak kültürel özelliklerini paylastiklari kizlarla ve oglanlarla evlenmemektedir.
Yine, sanayilesme sonrasi hizli toplumsal degisim süreçleri degerlendirildiginde, cografi, kültürel, sosyal ve ekonomik faktörlere bagli olarak yerel yapida bir evlilik kurumunun varligini sürdürdügü düsünülebilir (Yazan, 1991: 473).
Türkiye’de bazi istisnalar disinda evlilik müessesesinin, resmi nikah temel olmak üzere imam nikahi ile birlikte gerçeklestirilmekte oldugunu hatirlamak gerekir. Sadece imam nikahina göre evlenmek Medeni Kanun ile yasaklanmistir (Akyüz, 1991: 308). Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü (2003) tarafindan gerçeklestirilen bir çalismaya göre, Türkiye nüfusunu temsil niteligi oldugu belirtilen örneklem grubunda 10836 haneye ulasilmis, bu hanelerde yasayan ve basindan en az bir evlilik geçmis olan 15-49 yas grubundaki toplam 8075 kadin ile görüsülmüstür. Arastirma sonuçlarina göre; Türkiye’de sadece imam nikahina göre yapilan evliliklerde büyük düsüs yasanmistir. 1968’de sadece imam nikahi ile evlenenlerin orani %15’tir. 2003 yilinda ise bu oran %5.8’e gerilemistir. Ülkemizde de aile kurumu çok çesitli riskler ile karsi karsiyadir. Aile kurumunun karsi karsiya oldugu en önemli problemlerden birisi bosanma oranlarindaki hizli artistir. Arikan (1996: 21) “Halkin bosanmaya iliskin tutumlari arastirmasi” adli çalismasinda evrensel olarak diger ülkeler ile karsilastirildiginda, ülkemizde bosanma oranlarinin binde 1’den az oldugunu, bu nedenle toplumsal boyutta bosanmanin sosyal bir sorun olarak degerlendirilemeyecegini belirtmistir.
Türkiye için illere bakildiginda en yüksek bosanma orani binde 2.39 ile Izmir ilinde görülmektedir. Bu oranin Bati Avrupa ülkelerindekine paralel degerler içinde oldugunu ifade etmek gerekir. En düsük bosanma orani ise binde 0.11 ile Hakkari ve Siirt illerine aittir (TÜIK 2008). Modern toplumun sosyal sorunu olarak görülen bosanma oranlarinin, Dogu ve Güneydogu Anadolu bölgelerinde düsük oldugu görülmektedir. Ancak bu durum, geleneksel kurallarin etkisiyle bosanmanin “tabu” olarak görülmesinden kaynaklanmaktadir. Dogan’a (1998: 238) göre “severek” ya da “flört” yoluyla yapilan evliliklerde bosanma oranlari, görücü usulü olarak bilinen geleneksel evliliklerden daha yüksektir.
- Sonuç ve Öneriler
Sanayi devrimi sonrasinda, feodal kültüre özgü kati kurallar degisime direnememistir. Bu da modern toplumda yeni verilerin degerlendirilmelerini gerektirmistir. Modern toplum için yasanan degismenin etkisi, refah toplumu olarak adlandirilan sanayilesmis ülkeler açisindan evlenme oranlarinin düsmesine sebebiyet vermistir. Bosanma oranlari artmakla, yalniz yasama veya nikahsiz beraberlikleri kapsayan alternatif hayat tarzlari ortaya çikmaktadir. Refah toplumlarinda kisi basina yüksek gelir düsmektedir. Sosyal güvenlik sistemlerinin saglamligi, bosanmis kisiler ve çocuklari maddi sorunlar ile daha az karsilasma riski ortaya koymaktadir. Asgari yasam standartlari açisindan degerlendirildiginde, sanayilesmis toplumlarin gerisinde olan gelismekte olan ülkeler için ailenin parçalanmasi hadiselerinde kadinlar ve çocuklar manevi problemlerin yani sira, maddi sorunlar ile de karsi karsiya kalabilmektedirler. Bu konudaki önerler su sekilde siralanabilir:
- Yeni nesiller açisindan evliligin sadece bir sözlesme olarak görülmesinin önüne geçilmelidir. Saglikli evliliklerin, düzenli aile yasami kurarak mutlu çocuklar yetistirmek oldugu yaygin kültür bilincinin daha iyi islenmesi ve ögretilmesi gerekmektedir.
- Çocuk sahibi olmak için evlenmenin dogru olmadigi bilgisine istinaden, evlenmeden de çocuk sahibi olunabilecegini, farkli birliktelikler yasayip mutlu oldugunu, evlenme ve bosanmayi siradan hale getiren magazin unsurlarini, kitle iletisim araçlari vasitasiyla topluma ve gençlige rol modeli olarak sunulmasina engel olunmasi gerekmektedir.
- Evlilik danismanlik hizmeti, devlet eliyle, hem evlilik öncesinde, hem de evlilik sonrasinda zorunlu ve ücretsiz olarak verilmelidir.
- Evlilik danismanlik hizmeti verecek evlilik danismanligi mekanizmasinin, üniversitelerin yüksek lisans ve doktora programlarinda ele alinmasi çok önem tasimaktadir.
- Yetiskinler, çocuklarinin evlilik ve uyumlu es iliskisi hususlarinda örnek davranislari göstermelidirler.
- Bosanma ile birlikte çocuklara destekleyici ve egitici hizmetler verilmelidir.
- Yoksulluk ve issizlik gibi sosyal sorunlarin es ve ailenin iliskilerini etkilememesi için önlemler alinmalidir.
- Kaynaklar
Amlacher J., Dugatkin L. A. 2005. Preference For Older Over Younger Models During Mate-Choice Copying In Young Guppies
Applbaum, K.D. ( 1995). Marriage With the Proper Stranger: Arranged Marriage In The Metropolitan Japan. Ethnology, 34, 37-51
Blau, P. M., And O. D. Duncan 1967the American Occupational Structure. New York: John Wiley.
Buss, D. M. 1987 Sex Differences In Human Mate Selection Criteria: An Evolutionary Perspective. Insociobiology And Psychology: Ideas, Issues and Application, C. Crawford, M. Smith, And D. Krebs, Eds. Hillsdale, New Jersey: Lawrence Erlbaum
Darren Rebar and Rafael L. Rodríguez, Genetic Variation In Social Influence On Mate Preferences
David C. Geary, Jacob Vigil, And Jennifer Byrd-Craven, Evolution of Human Mate Choice, University of Missouri – Columbia
Gladue, B. A. 1989 Missing Link In Mate Preference Studies: Reproduction.Behavioral and Brain Sciences 12:21
Harris, H. ( 1995). Rethinking Heterosexual Relationships in Polynesia: A Case Study of Mangaia, Cook Island. In W. Jankowiak (Ed.), Romantic Passion: A Universal Experience? (Pp. 95-127). New York: Columbia University Press
Kelly R. L. 1995. The Foraging Spectrum: Diversity In Hunter-Gatherer Lifeways. Washington, Dc: Smithsonian Institution Press
Laland K. N. 1994. Kültürel Olarak Iletilen Çiftlesme Tercihi Ile Cinsel Seçim. Teor. Popül. Biol. 45, 1-15
Little A., Perrett D. 2002. Güzelligi Izleyicinin Gözüne Geri Koymak. Psikolog 15, 28-32
Little A.C., Burriss R.P., Jones B.C., Debruine L.M., Caldwell C.A. 2008. Insan Yüzünde Sosyal Etki Tercih: Erkekler Ve Kadinlar Uzun Süreli Çekicilik Kararlarindan Daha Uzun Süreli Etkilenir. Evol. Hum. Beh. 29
Mate Selection: A Sociological Exploration, A.K. Nongkynrih, Issn. 0972 - 8406, The Nehu Journal, Vol Xiv, No. 1, January - June 2016, Pp. 19-39
Maura Toro-Morn and Susan Sprecher, A Cross-Cultural Comparison of Mate Preferences Among University Students; The United States Vs. The People's Republic of China (Prc)
Metcalf, M. 1979 Incidence of Anovulatory Cycles In Women Approaching the Menopause. Journal of Biosocial Science 11:39–48
Modern Toplumlarda Es Seçimi, Daniel Pérusse
Okan Aydin, Gülen Baran, Marriage and Divorce in The Process of Social Change
Piotr Sorokowski, Agata Groyecka, Maciej Karwowski, Upma Manral, Amit Kumar, Agnieszka Niemczyk, Michalina Marczak, Michal Misiak, Agnieszka Sorokowska, Thomas Huanca, Esther Conde, Bogdan Wojciszke & Boguslaw Pawlowski, Free Mate Choice Does Not Influence Reproductive Success In Humans (“Artykuly opublikowane w czasopismach z listy JCR”)
Nicolas Gérard Vaillant, François-Charles Wolf, Positive and Negative Preferences In Human Mate Selection
Rasim Babahanoglu, Es Seçiminde Öncelikler: Bilimsel Bir Arastirma, Hitit University
Ryan C Scauzillo, Michael H Ferkin, Factors That Affect Non-Independent Mate Choice
Ulrika Candolin, Mate Choice In A Changing World
Wade M. J., Pruett-Jones S. G. 1990. Kadin Ve Erkek Cinselligindeki Basarida Varyansin Artmasi. Proc. Natl Acad. Sci. Abd 87
Wei, D. (2013), The Study on Senior Intellectual Women’s Personality Characteristic of Androgyny and The Relationship with Mate Selection Preference.
Zhou, J. (2019), Research on Death Threat and Defense Mechanisms of Cancer Patients. (Ph.D.), Southwest University