*Sonra onun hülâsası,meyvesi olan 'Hayat'ı yarattı.
*Sonra da kemâl-i hayat bahşettiği 'İnsan'ı yarattı.
*Sonra insanı sayısız, türlü türlü nimetleriyle zevklendirip,ebedî bir hayata âşık etti.
*Bu aşkı bir 'Davâ'ya bağladı.Bu DAVÂ İSLÂMİYET' dâvasıdır. (1)
*İslâmiyet; ZÂT-I HAYY-U KAYYÛM OLAN ALLAH'ın Kur'ânda vaz ettiği, Hz.Peygamber (sav) in tâlim,tatbik ve tebliğ ettiği HAK DİNDİR.
*Dâr-ı fenâda (Dünya) kalamayıp,ölümle Dâr-ı bekâ yolculuğuna çıkan İNSAN, Ebedî HayatI;Ancak, İslâm’ı , hayatına hayat yapmakla kazanabilir.
*İnsan,,Kur’ân’da bildirilen Allah’ın vaz ettiği ölçüleri esas almalı ve hayatını, Hz.Resulullah’ın sav hayatını örnek alarak yaşamalıdır.
*İnsan;Dünya’da zevk ve sâfa peşinde HEVÂSINI tatmin yoluna düşerse, davâ o zaman İslâm dâvası olmaktan çıkar ve 'NEFİS DÂVASI' olur (2).
*Söylemleri Allah,İslâm,Hz.Resulullah olan, lakin eylemleri ve yaşayışı hiç de İslâm’a, Hz.Peygamber’in yaşayışına uymayan, nefsi (arzu ve isteklerini) tatmine yönelik olanların davâsı, İslâm değil, ‘Nefis davâsı’dır.Bu durumda ‘İslâm, Nefse bir maske-kalkan’ olarak kullanılmaktadır.
*’Davâ..davâ..demekle Davâ’ya hizmet olmaz.Davâ’yı (İslâm’ı) evvela kendi yaşamalı ve sonra da, elindeki imkânlarla O’na hizmet etmelidir.
* Nefis dâvası, Dünya sevdasına götürür.Dünya’nın fâni zevklerine âşık olup, onu devamlı zannedenler sonunda hüsrâna düşerler. İnsan, mezarın taşına başını çarptığı zaman bunu anlıyacaktır. Lakin bunun ona bir faydası olmayacaktır.
*Davâ, Davâ…diyerek yaşayışlarında Allah’ın emirlerine uymayanlar, bilakis Allah’ın yasakladığı işleri (Suçsuz birini öldürmek, zulüm yapmak, kul hakkı yemek,hırsızlık etmek,iftira atmak, aldatmak, yalan söylemek, isrâf etmek,vs) yapanlar ya münafıktırlar, ya da İslâm’a zarar veren ahmak fâsıklardır.
Allah-ü Teâlâ, Hakkı hak bilip, Hakk’a ittiba eden, bâtılı da (sapıklığı-yanlışı) bâtıl olarak bilip, bâtıldan içtinap eden (kaçınan) ihlâslı, hasbî kullarından eylesin. Amin…
(1):Davî;Takip edilen fikir ve nizam.
(2):’’(Habibim) hevâsını (ihtiraslarını) ilâh edineni gördün mü? Ona Sen mi vekil olacaksın ?’’(Furkan-43).