Fitnenin adı: Finlandiya Raporu, bilmem kaç sayfalık rapor 2017 yılında bir milyon lira fon aktarıp hazırlattıkları, sonra yapılan incelemeler neticesinde sobelendikleri ve ifşa oldukları Türkiye Ensest Haritasını getirdi aklıma .
Haritada Türkiye’nin % 40’ı ensest ilişki ile suçlanıyor, milletimiz büyük bir hakarete uğruyordu. Bu rapor ve hazırlanan atlas Türkiye’ye karşı yürütülen kirli algı operasyonlarının bir aşaması olarak tarihe geçmişti.
Sonrasında yapılan incelemeler neticesinde Türkiye Ensest Atlası projesinin Finlandıya Büyükelçiliğinden aktarıldığı tespit edilen bir milyon liralık fon ile hazırlandığı anlaşıldı.
Ve Finlandıya bu kez de 2016’da olan darbe ve işgal girişiminden 8 yıl sonra 2016 yılında tutuklanan fetö yapılanmasına üye kadınlara tecavüz edilerek hamile bırakıldıklarına ilişkin bir raporla gündemde. Dile kolay 8 yıl raporun piyasaya salınması bu kadar uzun sürdüğüne göre senaryoyu nerelere nasıl bağladılar kim bilir?
Hatırlarsanız 15 Temmuz sonrası Fetönün mahrem evlerinde çeşitli tarihlerde yakalanan “fetö ablalarının” hatırı sayılır kısmı tutukluluk öncesi yapılan yasal doktor muayenelerinde hamile çıkmıştı. Bununla ilgili haberlere Google’dan bile ulaşmak mümkün. Ulaşamayanlara için arşiv bilgilerimiz de mevcuttur. Hatta eşi uzun süre ortada olmayan ( firari) fetö ablası hamile çıkınca kendisine eşinin firari olduğu hatırlatılıp nasıl hamile kaldığı sorulmuş “ bir gece ansızın geldiği” yönünde ifade vermişti. Neticede pek çok “fetö ablası” aynı yöntemi kullanarak tutuklanmış , tutukluluğuna bu bahane ile itiraz etmiş , mağdur algısı oluşturmaya çalışmıştı. Anlaşılan o ki şu anda da talimatla oluşturulan hamilelik süreçlerini bu kez de başka bir algı için kullanma gayretindeler.
Rapor 18 kaynaktan, mağdur ifadelelerinden, uluslarası fonlardan yararlanan bir takım STK ‘lardan bahsediyor. Ancak dikkat çeken bu STK ‘ların her faaliyetinin Türkiye aleyhine oluşu. Daha öncesinde de Milli değerlere saldırmaları ile bilinen STK lar raporun tanziminde referans alınmış.
Rapor FETÖ terör örgütü ile ilgili “ Gülen Hareketi” tanımlanmasını kullanmayı ve her paragrafı ile bu yapılanmanın tüm faaliyetlerini aklamayı tercih etmiş. Örgüt mensubiyeti için kriter kabul edilen Bylock kullanma, birikimlerini talimat üzerine BankAsya’ya yatırma , örgüt dersanelerini kullanma, örgüt evlerinde yaşama, cuma sohbetlerine katılma, himmet parası gönderme gibi tüm faaliyetleri meşrulaştırma gayretine girmiş.
Bu raporun en acite edilen kısmı ise fetö ablalarının hamileliklerinin tutukluluk sırasında oluştuğu ve tecavüz mahsülü oldukları iddiası üzerine kurulu. Yani hani o dönemde basına tutuklanmamak yada tutuksuz yargılanmak için Fethullah Gülen’in talimatı ile bilinçli oluşturulduğu anlaşılan hamileliklerin…
Tam bu nokta da Finlandıyayı milyonlarca Euro harcayıp başka ülkelerin iç meseleleri ile ilgili rapor düzenleyip onlarda iç karışıklığa vesile olmaya çalışmaktansa dönüp kendi içki/uyuşturucu tüketim oranlarıyla ilgilenmeye, intihar vakalarına çözüm bulmaya davet ediyoruz.
Ve;
Zannımızca Finlandiyalı ortaklarının gözetiminde fetö firarisi bir grup müptezel tarafından hazırlanarak Türkiye’nin itibarına karşı suikast aracı olarak kullanılması amaçlanan bu raporu yada hazırlanması muhtemel binlerce raporu da kısa ve öz olarak ;
KÜLAHIMIZA HAVALE EDİYORUZ!