Prof.Dr. Fatih Satıl

Tarih: 13.03.2025 18:28

Kış Boyunca Oruç Tutan Bitkiler ve Baharla Gelen İftar

Facebook Twitter Linked-in

Doğadaki her canlı, varoluşunun bir gereği olarak belirli döngülere uyum sağlar. Bitkiler de bu döngülerin bir parçası olarak kış aylarında adeta bir oruç sürecine girerler. Tıpkı insanların belirli bir süre yemeden ve içmeden durarak arınması gibi, bitkiler de hayatta kalabilmek için besin üretimini durdurur, su alımını keser ve baharın gelişini sabırla bekler. Bu doğal oruç, onların yaşam döngüsünün vazgeçilmez bir parçasıdır.

Yani bitkiler de oruç tutar ama bu bizim tuttuğumuz oruçtan biraz farklıdır. Bitkilerin çoğu kışa girerken yapraklarını döktükleri için fotosentez yapamaz dolayısıyla besin de sentezleyemezler. Ayrıca kışa girerken besin iletim boruları da kapatılır. Böylece sanki oruç tutarmış gibi kış ayı boyunca yemeden içmeden baharın gelmesini beklerler. 

Tüm bunlara ek olarak kışın hava sıcaklığının düşmesinden dolayı topraktaki su donmuş olması nedeniyle bitkiler topraktan su ve besin de alamazlar. Velhasıl tüm bu sebeplerden dolayı bitkiler kış mevsimi boyunca bir şey yiyip içemezler. Tabiri caizse bir nevi oruç tutarlar.

Mart ayı sonuna doğru cemrelerin düşmesi ve vejetasyon mevsiminin başlamasıyla birlikte bu uzun açlık sona erer. 21 Mart’ta nevruzla birlikte sanki bitkilere orucunuzu açın emri verilmiş gibi tıkalı su ve besin boruları açılır. Bitkiler, iftar vaktini haber veren top sesine benzer Nisan yağmurlarına eşlik eden gök gürültüsüyle iftar ederler. Topraktaki sular köklerden bitkiye girmeye başlar. Yani bitkiler de orucunu su ile açarlar.  Ormancıların bu tarihe “ağaçlara su yürüme zamanı” demesi de oldukça manidar olmuştur.

Bitkiler köklerinden iştahla içtikleri suyla birlikte mineral maddelerini de alırlar. Nisan’da açan tomurcuk ve yapraklarıyla da besinlerini üreterek beslenirler.

Görüldüğü gibi bitkiler kış boyunca zorunlu olarak aç kalırlar yani bir nevi oruç tutarlar ve bizlere ders verirler. O halde akıl ve irade sahibi olan biz insanların da Allah’ın oruç tutunuz emrine uyması gerekmez mi?


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —