Güvenilir haber kaynağınız Medya90.com

  • BIST 100

    9044,64%-7,81
  • DOLAR

    37,64% 0,04
  • EURO

    40,49% -0,51
  • GRAM ALTIN

    3679,50% -0,62
  • Ç. ALTIN

    5959,84% 0,14

Ahmet AYDIN


Kitap Denetimi Şart! Çocukların Okuduğu Kitaplara Dikkat Edilmeli

Kitap denetimi şart! Çocukların yaşlarına uygun olmayan kitaplar, gelişimlerini olumsuz etkileyebilir. Aileler ve eğitimciler bu konuda daha hassas olmalı.


Günlerden bir gün, tatil günlerinden biriydi. Tanıdığım ailelerden birinin çocuğu, okumak için aldığı kitabı bana gösterdi. Kitap yaklaşık dört yüz sayfa idi.

Elbette, annelerin, babaların, öğretmenlerin çocuklarına kitap okumalarını tavsiye etmeleri en doğal ve en güzel durumdur. Ancak çocukların daha kültürlü olmaları, okuma ve anlama becerilerini geliştirmeleri için sadece tavsiye etmek yeterli değildir. Kitap okumalarının takibi de yapılmalıdır.

Kitap okumak ve okutmak oldukça güzel bir faaliyet gibi görünse de, günümüzde bu kitapları yazanlar ve yayınlayanlar da göründüğü kadar masum değil. Bu konu önemsenmeli diyoruz. Anneler, babalar, öğretmenler, yetkililer tarafından denetimi yapılmalı ya da en azından güvendikleri eğitimcilere danışılmalıdır. Kitapların üzerine, "On beş yaş altı" veya "On beş yaş üstü kişilere uygundur" gibi ifadeler yazılmalıdır.

Öncelikle okuduğu kitap ne anlatıyor, çocuğun yaşına uygun mu? Yaşına uygun olmayan kitaplar, çocukların duygu ve düşüncelerinde, ahlakında, edebinde ve davranışlarında onarılmaz yaralar açabilir.

Merak ettim. Kitaba bakmak için elime aldım. Sonlara doğru rastgele bir sayfa açıp biraz okudum. Aman Allah’ım, okumaz olaydım! Bırakın ortaokul öğrencisini, lise değil, üniversite öğrencisini bile baştan çıkarır. Kitabı okuyan çocuk, ortaokula yeni geçmiş. Şimdi buna ben ne desem?

Kitapta, olayın kahramanı dediği kişinin lise ve üniversite yıllarında öğrenci iken yaşadığı, "özgür" dediği hayat anlatılıyor. Neler yok ki? Sevgilim dediği kişi tarafından aldatılma, kürtaj, yoga, içkili eğlenceli hayat, jakuzili banyolar… Var, var, var! Bir kişinin gençken yaşadığı iğrenç hayatı, yaşadığı olumsuzlukları tövbe etmiş olsa bile, adeta o zehiri ballandıra ballandıra, özendirerek yavrularımıza sunması olacak şey değil!

Masum yavrumuza:
–"Bu kitabı sen mi aldın?" dedim.
–"Evet, ben aldım," dedi.
–"Birinin tavsiyesi mi, nereden aldın?" dedim.
–"Okuma salonundan. Okuma salonuna kayıtlıyım, ücretsiz alıp okuyorum, sonra bırakıyorum," dedi.

Kendisi bana,
–"Hocam, siz de tavsiye eder misiniz, okuyayım mı?" dedi.

Ne diyebilirim bir çocuğa? Utandım, yerin dibine girmiş gibi hissettim. Fakat,

–"Bu kitap, bir kişinin yaşadığı kötü hayatı, düştüğü bataklığı, gençken yaşadığı hayatı anlatıyor. Senin yaşına uygun değil. Nikâhsız kişilerin yaşamından bahsediyor. Hele bir Müslüman’ın hayatına, yaşamına hiç uymayan bir yaşantı. Ben sana bu kitabı tavsiye etmiyorum," deyince,

–"Hocam, ben de okumadan önce size sorayım dedim. Daha başlamadım," deyince,

–"Evladım, bilim insanları, bilim kurgu hikâye kitapları, belgesel kitaplar, doğa yaşamı ile ilgili kitaplar tercih etmelisin. Kitabı alacağın yerdeki sorumluya, 'Ortaokul seviyesi hikâye kitapları istiyorum' de," dedim.

Çocuk nereden bilsin ki, faydalı mı zararlı mı okuduğu kitap? Her çocuğun düşebileceği bir durum, diyoruz. Sadece bir sayfası ile kitabı az çok anladım. Para için yazılmış bir kitap! Ne sanat var, ne edebiyat, ne de yararlı bilgi, kültür, din veya iman. Belki de yazarı dinsiz, ateist. Onların işi bu!

Biz; ana, babalar, öğretmenler, sahip çıkmalıyız en değerli varlıklarımıza. Okuma salonlarındaki kişiler de en az öğretmen emeklileri olmalı, rol model olabilecek kişiler olmalı diyoruz.

Yazarın Diğer Yazıları


Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.