https://search.google.com/search-console/

  • BIST 100

    10642,6%-0,43
  • DOLAR

    40,53% -0,48
  • EURO

    47,61% -0,42
  • GRAM ALTIN

    4352,92% -1,37
  • Ç. ALTIN

    6999,67% -0,32

Levent Hüdayi TOPALOĞLU


O Olmasaydı Kâinat da Olmazdı

.


Her sözün, fiilin başı Besmeledir. Zira her hayrın anahtarı “Bismillah”tır ve her gönlün kapısı da salavatla açılır. O’nun ismi anıldığında kalpler süslenir, gönüller nurlanır. Çünkü O’nu anmak kurtuluş, anmadan geçmek ise kayıptır.

Öyle ise kimdir Hazreti Muhammed Aleyhisselatu Vesselam?

Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle, Hazreti Muhammed (asm), Rabbimizi bize tarif eden en büyük, en parlak, en külli ayinedir.
Efendimiz (asm), Allah’ın sıfatlarını bize göstermek için gönderilmiş canlı bir tefsirdir. O, Allah’ın “Alîm” ismini ilimle, “Rahmân” ismini merhametle, “Hakîm” ismini hikmetle; tüm Esmâ-i Hüsnâ’yı yaşantısıyla yansıtan eksiksiz bir aynadır. Onun sözü, Allah’ın kelâmının tefsiri; onun hali, Allah’ın rızasının tercümesidir. O'na bakan, Rabbini tanır. O'nun yürüyüşü, konuşması, susması bile ilahî ahlakın bir tarifi gibidir. 

O’nun rehberliğinde insanlık, gecenin koyu karanlığından sabaha çıkmıştır. O’nun getirdiği nur ile akıl bulmuş, kalp huzur bulmuş, kış mevsimi yerini ebedi bir bahara bırakmıştır. O’nun nurani bakışıyla kâinata bakıldığında her şey yerine oturur, her şey anlam kazanır.

Aksi halde…
Kâinat başıboş, sessiz, anlamsız ve kasvetli bir mezarlık olurdu. Her varlık birbirine yabancı, her olay bir kaos olurdu. Oysa ki O geldi… Her şeyin ardında bir kudret, bir rahmet, bir hikmet olduğunu anlattı ve gösterdi. O göstermeseydi biz göremezdik; O söylemeseydi biz bilemezdik.

Efendimiz (asm), bize Rabbimizin isimlerini tanıttı. Esmâ-i Hüsnâ’nın kâinat içindeki tecellilerini gösterdi. Kâinatı sadece bir madde yığını değil, canlı, şefkatli ve anlam yüklü bir kitap olarak okumayı; insanlara, eşyaya, hayata ve hatta ölüme başka bir gözle, imanla bakabilmeyi öğretti.

 

O, Hakikatin Delilidir.

Çünkü O, karanlıkta kalan akılların önüne ışık tuttu. Neye “hak” denir, neye “batıl” denir; doğru nedir, yanlış nedir, hakikat nedir, zan nedir; bunları O’nun getirdiği vahiy ve sünnet ayırmıştır. Hakikat, yani değişmeyen, çelişmeyen, bozulmayan gerçek ancak O’nun rehberliğiyle anlaşılır. O’nun işareti olmayan her yol, insana çıkmaz sokaktır.

 

O, Saadetin Vesilesidir.

Çünkü saadet, sadece dünya zevklerinden ibaret değildir. Asıl saadet; ruhun huzur bulduğu, kalbin itminana erdiği, ölümün bile tebessüm ettirdiği bir haldir. İşte bu saadet yalnızca O’nun getirdiği tevhid, ahiret ve marifet nuru ile elde edilir. O olmasaydı saadet; ya geçici eğlenceler ya da korkularla dolu bir aldanış olurdu.

O, Şefkatin Canlı Örneğidir.

Çünkü O, taşlanırken dahi beddua etmeyen, düşmanlarını affeden, aç kalıp ümmeti tok olsun isteyen, kendisine kötülük edene bile dua eden bir merhamet timsalidir. O, Rabbimizin “Rahman ve Rahîm” isimlerinin yeryüzündeki yansımasıdır. O’na bakan, Allah’ın kullarına olan merhametini ve şefkatini görür.

O, Kâinat Ağacının En Kıymetli Meyvesidir.

Çünkü yaratılış, sebepsiz değildir. Bütün mahlûkat, o meyvenin teşekkülü içindir. Güneşin ışığı, toprağın bereketi, göğün yağmuru hep O’nun hürmetinedir. O, yaratılış ağacının maksadı, hikmeti ve en güzel neticesidir. 

O, Varlığın Sebebidir.

Çünkü Allah, “Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım” hitabını O’na yöneltmiştir. Kâinat, O’nun nurundan yaratılmıştır. O’nun davası uğruna yıldızlar hareket etmiş, yeryüzü şekillenmiş, zaman bile kıymet kazanmıştır. O, âlemlerin özüdür; varlığın manası O’nda düğümlenmiştir.

O, Varlığın Ruhudur.

Çünkü ruhsuz beden nasıl çürürse, O’nun olmadığı bir âlem de çürümeye mahkûmdur. O, varlığa hayat veren bir anlamdır. Varlık, O’nun getirdiği iman ve hakikat ile can bulur, yokluğunda ise kâinat bir ceset yığınına dönüşür.

O, Anlamın Merkezidir.

Çünkü her şey O’na göre değer kazanır. O’nsuz herşey karmaşa ve belirsizlik içindedir. O, eşyayı konuşturan, olaylara mana yükleyen, her şeye yön veren merkez noktadır. O olmadan anlam dağılır, yön kaybolur.

O, Kalplerin Sultanıdır, Akılların Rehberidir.

Çünkü akıllar O’nun getirdiği hakikatle düşünür, kalpler O’nun sevgisiyle atar. O’nun öğrettiği ahlak, hem duyguları hem düşünceleri olgunlaştırır. O’nun sultanlığı kalpte kurulur ama tesiri tüm davranışlara yansır. Akıl, O’na uymadıkça pusulasız bir gemi gibidir. Kalp, O’nu sevmedikçe yetim bir çocuk gibidir.

Evet...
O'suz bir kâinat düşünülemez. Çünkü O, varlığın ruhudur. O, anlamın merkezidir. O, kalplerin sultanı, akılların rehberidir. O’na salavat getirmeyen dil edep yoksunudur. O’nu sevmeyen kalp, karanlıkta kalmış bir mağaradır. O’nsuz yaşanan bir ömür, hayata gözlerini yummuş bir ölümdür.

Çünkü O, Hayatın hakikati, Varlığın sebebi, Rabbin Habibidir.

"O (asm) olmasaydı, kâinat da olmazdı, sen de olmazdın, ben de olmazdım."

Yazarın Diğer Yazıları


Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.