Modern dünyadaki çoğu çocuk şehir hayatının içinde büyüyor. Bir çocuk büyüyüp geliştikçe, beynindeki nöronlar ağaçların dalları gibi dallanıp gelişiyor.
Bilim insanları, ormanlık alanların ve yeşil alanların çocukların zihinsel sağlığı üzerinde faydalı bir etkiye sahip olduğu ve bilişsel işlevi iyileştirdiği sonucuna varmışlardır. Şaşırtıcı bir şekilde, çayırlar, göller ve nehirler gibi doğal ortamlar, ormanlar kadar çocuğun bilişsel gelişimi üzerinde olumlu bir etkiye sahip değildir.
Londra Imperial College Çocuk Sağlığı ve Refahı Merkezi tarafından, yaşları 9 ile 15 arasında değişen 3.568 öğrenci üzerinde yapılan bir araştırmada, ağaçlarda daha fazla zaman geçiren çocukların bilişsel işlevleri ve zihinsel sağlıklarını iyileştirdiğini buldu. Nature dergisinde yayınlanan çalışmanın sonuçlarına göre doğal çevrenin çocuklarda beynin istikrarlı gelişimi için önemli bir koruyucu faktör olduğu ortaya çıktı.
Benzer şekilde başka araştırmacılar da yaptıkları çalışmalarda çocukların bellekleri üzerinde yeşil kentsel alanların olumlu etkilerinin olduğunu bulmuşlardır.
Daha önce, Amerika Birleşik Devletleri ve Danimarka’daki çocuklarla ilgili ülke çapındaki epidemiyolojik araştırmalar da yerleşim alanlarındaki yeşil alanların yaşamın ilerleyen dönemlerinde zihinsel sağlık sorunları riskini azalttığını göstermiştir. Ancak çocukların gelişimine olumlu etkisi olan çimenler değil ağaçlardır.
Araştırmalar, daha çocukken bile insanların ağaç dallarında ve yapraklarında bulunan fraktal desenlere karşı doğuştan gelen bir ilginin olabileceğini gösteriyor. Yapraklar ve ağaç kabuğu üzerindeki bu fraktal desenlerin, muhtemelen zihni sakinleştirdiği ve beyindeki bazı bölgeleri canlandırdığı düşünülüyor.
Bu bilgiler kentsel yeşil alanların planlamasında dikkate alınmalıdır. Etrafımızdaki bitkiler ve canlılık ile bağlarımızı koparmamaya çalışmalıyız. Şehrin beton binaları arasında büyümek zorunda kalan çocuklarımızın gelişiminde etkili olan ağaçları kentsel planlama kararlarına yansıtılmalıdır.
