Cuma günü iş insanı bir arkadaşımı ardım.
Bir haftadır ailece Londrada kızının yanında olduğunu bir hafta daha kalıp döneceğini söyledi.
Ailece tanıştığım ve samimi olduğum aile olduğu için,kızınıda
getir oralarda bırakma dedim.
Ben ona karışmam kendisi bilir burada işi çok iyi diye söyledi.
Bu arkadaşın biri erkek biri kız olmak üzere iki çocuğu var ikiside Türkiye’de yabancı okullarda okudu şimdi otuz yaşlarını geçtiler.
Yabancı firmalarda çalışıyorlar.
Avrupa kültürü ile yetiştikleri için olacakki evlenmeyi önemsemiyorlar.
Bir arkadaşım anlatıyor, iki oğlum var ikiside yurtdışında okudu ve oralarda kaldılar.
Türkiye’ye gelmeyi düşünmüyorlar bir torun var senede bir hanımla biz görmeye gidiyoruz diyor.
Bir arkadaşım benden nasihat olsun kimse çocuğunu yurt dışına okumaya göndermesin,
Ben iki oğlumu gönderdim hayatımın hatasını yaptım diyor.
Bir iş insanını tanıyorum hali vakti çok iyi.
Otelleri,kiralık gayrimenkulleri var.
Bir kızı bir oğlu var kırk yaşlarını geçtiler,
Yurt dışındalar hiç evlenmediler adam çok üzgün ve mutsuz.
Apartman komşumuz 102 yaşında vefat etti, bir oğlu varmış Fransa’da yaşıyormuş cenazeye gelemedi.
Defin işlemini komşular yaptı.
Mesleğimiz sayesinde hitab ettiğimiz müşteri kitlesi içinde, bu tarz sıkıntılar yaşayan sayısız aile tanıyorum. Bu ailelerin tamamına yakını eğitimli ve zengin olarak tabir edilen kişilerden oluşuyor.
Neymiş ? Tek amaç kariyermiş. Çocuklar kararını kendisi verirmiş Yaş elliyi geçince her şeyin kariyer para pul olmadığının farkına varıyorlar ama iş işten geçmiş oluyor.
Avrupa’lılar yıllardır bizim aile yapısını merak ediyor bilimsel araştırma yapıyorlardı şimdi biz onların aile yapısını örnek aldık ve onları geçtik.
Anne baba olarak bizler karışmıyoruz kendileri bilir dediğimizde çocuklarımız çevresindende etkilenerek evlilik denilen kutsal değerlerimizi ikinci plana atıyor, birliktelik denen batı kültürünün yaşam tarzını benimsiyorlar.
Çocuklarımızı mümkün olduğu kadar evlenmeye teşvik etmemiz gerekir.
Konuştuğum bir çok genç bu devirde evlenilir’mi bu kiralar nasıl ödenir,evlenen arkadaşlarımın yarısı boşandı gibi bahaneler üretiyorlar.
Bilmiyorki gelen kişide kendi kısmeti ile geliyor.
İki ayaklıyken dört ayaklı oluyor.
Evlenecek evlatlarımza ölünceye kadar yaşıyacakları kişiyi yoruluncaya kadar aramalarını, kaşı gözü yerine asaleti tercih etmelerini tavsiye etmemiz gerekiyor.
Bu gün gelişmiş batı ülkelerin nüfusu her geçen gün azalıyor.
Türkiye’dede nüfus artışı durdu önlem alınmazsa aynı duruma düşeceğiz.
Demek oluyorki problem fakirlikte değil, zenginlikte.
Zengin olan aileler daha bireysel düşünüyor.
Ülkemizde dar gelirli ailelerin ülke ortalamasının üzerinde çocuğu var.
