Unut, seni geceye mahkum edenleri.
Sevme sen kırık parçaları.
Benim vergim değildi.
O siyahi camdan bakmak,
Beyazdı, benim evimi açacağım kapı.
Siyahi camın kırık parçaları…
Onu da kırmış,
Tuzla buz etmiş,
Meğer o da sadece,
Et’ den kemikten ibaretmiş.
Yüreğimi vereceğim sırat,
Sırça köşkten geçen kızıl şerbet,
Dayan gönlüm,
Az daha sabret.
İnsanoğlu bir beşerin içinde,
Hayret içinde hayret…
İyiliği sevemiyor hiçbir heybet.
Acının tarifini vermek gerek,
Yoksa vallahi boşa bu merhamet…