Dünyamız menfaatlerin hakim olduğu bir yer haline geldi; insanlar, ne kadar işine yaradığın kadar değerli ve saygın. Daha doğrusu, paranın adamlıkla eşdeğer olduğu bir çağdayız. "Silah icat oldu mertlik bozuldu" atasözü yıllar önce dilimize yerleşti ve doğruluğunu hala koruyor. Ben de şunu eklemek isterim: Para icat oldu, insanlık bozuldu. Yeşil kağıtlar ortaya çıktığından beri kavgalar, savaşlar ve entrikalar insan hayatının bir parçası oldu. Bu durum, sadece devletler arasında değil, yan komşumuzdan akrabamıza ve oradan da tüm insanlığa yayılan bir bozulma meselesidir.
Para İcat Oldu, İnsanlık Bozuldu
Kardeşin kardeşe düşman olduğu, makam sahibi insanların daha fazla para için birbirinin kuyusunu kazdığı ve devletlerin acılı, kanlı savaşlara girdiği bir dünyadayız. Peygamberlerin bile maddiyat yüzünden öldürüldüğü, ganimet için sert tartışmaların yaşandığı dönemlerde bile halifeler kanlı bıçaklı hale gelmiş. Bu tablo, dünyanın insanları ne kadar körleştirdiğini gösteriyor.
Kardeşlikten Düşmanlığa: Menfaatin Pençesinde Toplum
Toplumdaki dayanışma, sadakat ve eski bağlar artık yok. İnsanlığın temeline dinamit koyan bu yeşil kağıtlar, eşleri birbirine düşmanlaştırdı, akrabaları kanlı bıçaklı hale getirdi ve toplumu da ucu sivri bir kılıcın üzerine oturttu. Günümüzde insanlar artık kimseye aidiyet hissetmiyor, sadece kendi benliklerine kapılıp bencil bir kişiliğe bürünüyorlar. Herkesin paranın kölesi olduğu bir dönemde, siyasiler ve zenginler köleleri yönetmenin ne kadar kolay olduğunu biliyor. Para için her şeyi yapanlar, ahlaksızlığa saplanıyor ve utanmadan yaşamaya devam ediyorlar.
Gelişen Çağda İnsanlığın Kayboluşu
Elbette zor bir dönemdeyiz; herkes kendini ve ailesini düşünüyor. Ancak toplumun çukura itilip, "sadece ben yükseleyim" düşüncesi, insanları aç kurtlara dönüştürüyor. Bu da sevgiyi, samimiyeti ve saygıyı bitiriyor. Baba eşe, baba çocuklara, anne çocuklara ve aileler ile toplum arasında aşılması zor bir uçurum oluşuyor. Sonuç olarak, yeşil kağıtlar için her şeyi yapmaya hazır hale gelen insanlar hem aileyi hem de toplumu uçuruma sürüklüyor. Suç oranları artıyor, intihar oranları yükseliyor ve dolandırıcılık, kumar gibi unsurlar ülkenin çöküşüne neden oluyor.
Toplumsal Çöküşün Nedeni: Yeşil Kağıtlar
Herkesin sadece kendini düşündüğü, kimsenin kimseye eyvallah demediği bu dönemde toplumlar çöküşe sürükleniyor. Herkes birbirinin kuyusunu kazarken, böyle bir toplumda insanlıktan medet ummak imkansız. İnsanların dönüşmesi ve medeni hale gelmesi kolay değil, bu bazen genetik bir durum olabilir. Yetişkinlere insanlığı anlatmak ve değiştirmek zordur; ancak çocukları değiştirmek mümkündür. Devlet, iyi bir eğitimle çocuklara menfaat değil, insanlık değerlerini aşılayabilir. Bu süreç hemen olmaz; belki bir nesil gider ama sonraki nesiller daha iyi yetiştirilebilir. Fakat siyasetçiler bunu ister mi? İşte orası meçhul...
