Levent Hüdayi TOPALOĞLU

Tarih: 13.07.2025 20:16

İlla Edep İlla Edep

Facebook Twitter Linked-in

“Gezdim Haleb’i Şam’ı
Eyledim ilim talep
Dediler: İlim geride
İlla edep, illa edep.”

 

İnsanoğlu nice şehirler gezer, nice kitaplar okur. Alimlerden ilim ister, hikmet diler. Fakat öyle bir sır vardır ki; ne Halep’te, ne Şam’da bulunur. O sır edeptir.

Edep... Yani haddini bilmek.
Yani gönlü kirletmemek.
Yani sahibini incitmemek.

Çünkü din, edep demektir. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) ne buyurmuştur:

“Ben güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim.”
— (Buhârî, Müslim)

 

Demek ki dinin özü oruçtan da, namazdan da evvel edeptir. Namaz, bir saygıdır. Oruç, bir terbiyedir. Ama bütün bunların kaynağı… edeptir.

Kur’an der ki:

“Dosdoğru olun.”
(Hud, 11/112)

 

Dosdoğru olmak; sadece sözde değil, özdedir.
Dilinde “iman” olup da, kalbinde hile taşıyan dosdoğru değildir.
Ağzında “Peygamber” deyip de, yalan konuşan ona tabi değildir.
“Kur’an’a uyarım” deyip de, öfkesine yenilen, sabırsızlıkla taşkınlık eden, ona sadık değildir.

Resûlullah bir aynadır. O’nun aynasına çirkin bakışlar, yalancı diller, kaba kalpler yansımaz.
O’na benzeyen; güzel ahlâk ile parlar.

“Sabır kıl her belâya
Hâne-i Rahmân’ı incitme
Günahkâr olma
Fahr-i Âlem-i zî-şânı incitme”

 

Hak Teâlâ’nın evi, senin kalbindir. O kalbi öfke ile, kin ile, hasetle kirletirsen... Sen sadece kendini değil, O’nun hoşnutluğunu da incitmiş olursun.

Ve bil ki…
Edebi terk eden, Hakk’ı incitir.
Ahlâkı terk eden, Resûlü incitir.

Bir müminin en çok çekinmesi gereken şey, Allah’ın huzurunda edepsizce durmak, Resûlullah’ın emanetine ihanet etmektir.


emoji
Rahmet ise boş kalplere inmez. Rahmetin inmesi, çalışmakla olur.
Ve çalışmak sadece el emeği değil; nefsin kusurlarıyla mücadele etmek, öfkenin diline hâkim olmak, hasedin içinden sabrı çıkarmak, gıybetin kenarından susarak dönmek demektir.
Gerçek çalışma, kötü ahlâkın her türlüsünden uzak durmak için gece gündüz bir sefer hâlinde olmaktır.
Zira kalpte yer bulan kötülük, ilimle değil, çabayla temizlenir.
Sabırla, tövbeyle, farkındalıkla…
Her sabah yeniden ahlâklı bir insan olmaya niyet etmekle.
Her akşam, “bugün kimi kırdım, kime incelik gösterdim?” diye sormakla.
İşte bu soruyu sormayan, çalışmıyordur.
Ve çalışmayan, rahmetin ineceği evi hazırlamamıştır.
emoji

Bugün gıybetin adı “hakikat”,
Hasedin adı “mücadele”,
Öfkenin adı “karakter” oldu.
Ama ne isim verirsen ver, Hak Teâlâ her şeyi adıyla bilir. Ve kalbindeki edebi görür.


Ey insan!
Nice secde ettin, ama kalbini yere koymadın.
Nice ilim öğrendin, ama haddini öğrenmedin.

İşte o yüzden her işin sonunda dönüp dolaşıp
İlla edep, illa edep derler.

Kendini ölçmek istiyorsan aynaya değil, edebe bak.
Kaç rekat kıldığın değil, kaç gönül incitmediğindir kıymetli olan.
Kaç ilim öğrendiğin değil, kaç defa dilini tuttunduğun önemlidir.

Çünkü Allah, kulunu ilmiyle değil, ahlakıyla yargılar.
Çünkü Resûlullah, ümmetini ibadetiyle değil, edebiyle tanır.
Ve çünkü,
Din edeptir.

Gölgeyi aş, özle buluş.
Sözün değil, halin konuşsun.
Ve unutma:

“Edep bir taç imiş nur-i Huda’dan
Giy o tacı, emin ol her beladan.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —